Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/2557 Esas 2016/6324 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2557
Karar No: 2016/6324
Karar Tarihi: 11.04.2016

Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/2557 Esas 2016/6324 Karar Sayılı İlamı

13. Ceza Dairesi         2016/2557 E.  ,  2016/6324 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 142/1-b maddesinden hüküm kurulması gerektiği gözetilmeksizin aynı yasanın 142/2-d maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini ile ilgili olarak kanun yararına bozma yoluna gidilmesi olanaklı görülmüştür.
    İlk hükmü temyiz etmeyen sanığın sirayet nedeniyle bozma sonrası verilen hükmü temyiz etme hakkı hukuken mümkün olmadığından; lehe bozmadan sirayet nedeniyle yararlanan sanık hakkında, bozma sonrası ileri sürülen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi delaletiyle halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE, 11.04.2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
    MUHALEFET ŞERHİ:
    Adil yargılanma hakkının en önemli başlıklarından birini oluşturan savunma hakkı, temel bir insanlık hakkı olarak İHAS 6. ve 2709 sayılı Anayasa’mızın 36. maddeleriyle 5271 sayılı CMK’nın çeşitli hükümlerinde güvence altına alınmıştır.
    Kanunyoluna başvurma hakkı da, savunma hakkının en önemli bölümlerinden birini oluşturmaktadır.
    Ayrıca; 7 No."lu Ek Protokolün “Cezai konularda iki dereceli yargılanma hakkı” başlıklı 2. maddesi uyarınca; kural olarak herkes aleyhine verilen mahkumiyet hükmünü temyiz etme hakkına sahiptir.
    5271 sayılı CMK"nın 267. maddesi uyarınca, hâkim kararları ile kanunun gösterdiği hâllerde mahkeme kararlarına karşı itiraz kanunyoluna gidilebilir.
    5320 sayılı CMK"nın Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici (ya da 1412 sayılı CMUK"un 305/son maddesinde) maddesinde belirtilen istisnalar dışında, bütün nihai kararlar yâni hükümler temyiz kanunyolu denetimine tâbidir.
    İstisna kapsamında kalan hükümler ise; kesindir.
    Önceki hükmü temyiz etmeyen sanığın 1412 sayılı CMUK"nın 325. maddesi uyarınca sirayet sonrası ele alınan dava dosyasında aleyhine olarak verilen hükmü temyiz edemiyeceğine dair çoğunluk görüşü, İHAS"ın 6., 7 No."lu Ek Protokol"ün 2. ve 5320 sayılı CMK"nın Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici (ya da 1412 sayılı CMUK"un 305/son) maddelerinin âmir hükümleri ile "istisnaların genişletici yoruma tâbi tutulamaması" ilkesi uyarınca kabule şayân değildir.
    Bu sebeple, 13.10.2015 tarihinde verilen 4 yıl hapis cezasının temyizi kâbil olduğu düşüncesiyle, çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.