Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14137
Karar No: 2014/14315
Karar Tarihi: 16.10.2014

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/14137 Esas 2014/14315 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan bir davada, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, Yargıtay'a yapılan temyiz başvurusunda, fiili el atmanın bulunmadığı taşınmaz bölümü yönünden davacı tarafın mülkiyet hakkına getirilen kısıtlamanın, idari işlem ve eylemden doğan zarara ilişkin davanın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu bölüme yönelik dava, usulden reddedilmiştir. Ayrıca, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir hükümleri uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmemesi ve maktu karar ve ilam harcı alınmaması da eksiklik olarak belirtilmiştir. Son olarak, dava konusu taşınmazın, karar tarihinden sonra yapılan imar uygulaması sonucunda başka bir ada ve parselleşme numarası aldığı ve bu nedenle durumun yeniden değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Kanun maddeleri olarak, 3194 sayılı İmar Kanunu, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve 6487 sayılı
18. Hukuk Dairesi         2014/14137 E.  ,  2014/14315 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 13/05/2013
    NUMARASI : 2012/652-2013/249

    Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak;
    Dosya içerisinde yer alan fen bilirkişi rapor ve krokisinde; dava konusu taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 418,44m²"lik kısmına asfalt dökülerek yol haline, (C) harfi ile gösterilen 209,31m²"lik kısmına parke taşı döşenerek yaya kaldırım haline getirildiği, (B) harfi ile gösterilen 1.118,34m² lik kısmına ise asfalt dökülerek otopark olarak kullanıldığı, (A) ve (C) kısımlarında yer alan el atmanın davalı N.. B.., (B) harfi ile gösterilen yere el atmanın ise B.. B.. tarafından gerçekleştirildiği, taşınmazın 7.315,31m²lik kısmında ise fiili bir el atmanın bulunmadığı belirtilmiş olup, geri çevirme kararı üzerine dosyaya getirtilen N.. B.."nın 08.07.2014 tarih ve 69 sayılı yazısına göre, dava konusu taşınmazın tamamı imar planında pazar alanında bulunduğundan fiilen el atılan (A), (B) ve (C) alanları ile pazar alanında kalan 7315,31 m²"lik kısmın proje bütünlüğünden de söz edilemeyeceği dikkate alınarak;
    Uygulama ve öğretide; kamu idarelerinin, hizmetlerinin yürütülmesi sırasında tek yanlı irade açıklamalarıyla kamu hukuku esaslarına dayanarak ilgililerin hukuki durumlarını etkileyecek şekilde yaptıkları işlemlerin idari işlem, görev ve yetki alanlarına giren konularda hukuka uygun şekilde yaptığı fiiller ile bu görevleriyle ilgili hareketsiz kalmaları idari eylem olarak tanımlanmakta olup, somut olayda idarenin icra yetkisini hukuka aykırı kullanması şeklinde nitelendirilebilecek fiili el atma durumu söz konusu olmadığına göre, 3194 sayılı İmar Kanunu"nun ilgili maddeleri uyarınca, tek yanlı idari işlemle düzenlenen imar planları ve bu planlara dayanılarak yapılan işlemlerin idari nitelik taşıdığı, söz konusu imar planlarının zamanında uygulamaya geçirilmemesi ise idari eylem olarak kabul edilmektedir.
    Yukarıda açıklanan uyuşmazlıklarla ilgili açılan davalarda, görev itirazında bulunulması ve olumlu görev uyuşmazlığı çıkması üzerine durum Uyuşmazlık Mahkemesi tarafından değerlendirilmiş ve 09.04.2012 gün 2011/238E.–2012/63K. ve 2012/41 E- 2012/77 K. sayılı kararlarında fiili el atmanın bulunmadığı durumlarda idari yargı yerinin görevli bulunduğuna karar verilmiştir.
    Ayrıca 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun değiştirilen Geçici 6. maddesinin 10.fıkrasında da “Uygulama imar planlarında umumi hizmetlere ve resmî kurumlara ayrılmak suretiyle veya ilgili kanunların uygulamasıyla tasarrufu kısıtlanan taşınmazlar hakkında, 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununda öngörülen idari başvuru ve işlemler tamamlandıktan sonra idari yargıda dava açılabilir. Bu madde hükümleri karara bağlanmamış veya kararı kesinleşmemiş tüm davalara uygulanır.” hükmü getirilmiştir.
    Bu nedenlerle; fiilen el atılmayan taşınmaz bölümü yönünden davacı tarafın mülkiyet hakkına getirilen kısıtlamanın, dava konusu taşınmazın genel ve düzenleyici bir işlem olan imar planıyla kamu hizmetine özgülenmesinden ve bu planda öngörülen kamulaştırma işlemlerinin zamanında yapılmamasından kaynaklandığının kabulü ile idari işlem ve eylemden doğan zarara ilişkin davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu hükümleri uyarınca idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 114/1-b ve 115/2. maddeleri uyarınca bu kısma yönelik davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
    2-Karar tarihinden sonra 11.06.2013 günü yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun değiştirilen Geçici 6. maddesinin 7 ve 13. fıkralarıyla getirilen “Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir.” ve “… bu fıkra kapsamında kalan taşınmazlar hakkında açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır.” düzenlemeleri karşısında davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmemesi ve maktu karar ve ilam harcı alınmaması,
    Doğru görülmemiştir.
    Ayrıca;
    3-Dava konusu taşınmazın, karar tarihinden sonra yapılan imar uygulaması sonucunda 1027 ada 8 ve 9 numaralı parseller olarak teşekkül ettirildiği, davacının 1027 ada 8 parsel sayılı 3.854,70m² alanlı taşınmazda malik olduğu anlaşıldığından, yeni oluşan duruma göre değerlendirme yapılması için de kararın bozulması gerekmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 16.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi