10. Hukuk Dairesi 2021/96 E. , 2021/5439 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
No : 2014/998-2020/46
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece (kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak isteğin reddine karar verilmiştir.
Hükmün davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
Hizmet tespiti davalarının amacı, hizmetlerin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır. Hizmet akdine dayalı çalışma olgusunun ispatında delil sınırlandırması yoksa da davacının Kurum sicil dosyası, işyeri özlük dosyası temin edilip işyerinin Kanunun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlendikten sonra iddia edilen çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, hangi işyerinde ne iş yapıldığı, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği, prime esas kazanca tabi ücretin ne olduğu, çalışmanın sürekli, kesintili, mevsimlik olup olmadığı eksiksiz bir şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır.
Taraf tanıklarının sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
Eldeki dosyada; Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan araştırma ve inceleme neticesi “kamu tanık beyanları çelişkili, birbirlerini teyit etmekten, davacının davasını kanıtlamaktan uzak ve fiili çalışma olgusunun tespiti için yetersiz olup davacı davasını ispat edemediğinden davasının reddine” karar verilmiştir. Somut olayda, bozma ilamı sonrası duruşmalarda dinlenen komşu işyeri tanıklarının bir kısmının davacının çalışmalarını hiç bilmediklerini beyan etmelerine göre davacının davalı nezdinde 01/03/1993-11/01/1995 tarihleri arasında Kuruma bildirilmiş hizmetlerinin bulunduğu da gözetildiğinde bu tanıkların beyanlarına itibar edilemez. Öte yandan davacının gerek bozma ilamı öncesi gerek bozma ilamı sonrası davacının davalı nezdinde evlendiği tarihe kadar çalıştığını beyan eden komşu işyeri tanıkların da bulunması karşısında oluşan bu çelişkinin giderilmesine yönelik olarak davacının çalışmalarını bilebilecek nitelikte başkaca tanıkların dinlenilmesi gerekmektedir.
Yapılacak iş, davalı işyerinin mahiyeti itibariyle bir veya birden fazla kişinin çalışabilecek kapsam ve nitelikte olup olmadığını araştırmak, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, gerektiğinde davacıya çalışmalarını bilebilecek nitelikte çalıştığı işyerine komşu olan uyuşmazlık konusu dönemin kayıtlı işverenleri ve çalışanlarını Hukuk Muhakemeleri Kanununun 31 inci maddesi kapsamında açıklattırmak, davacının bildireceği komşu işverenler ve çalışanlar da tespit olunarak bunların duruşmalarda beyanlarını almak ve toplanan tüm delilleri birlikte değerlendirip sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 15/04/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.