11. Hukuk Dairesi 2013/7109 E. , 2014/751 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/11/2012
NUMARASI : 2011/782-2012/514
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 13/11/2012 tarih ve 2011/782-2012/514 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin azınlık pay sahibi olduğunu, P. Tarım ve Tekstil Ürünleri Pazarlama A.Ş"nin bir aile şirketi olduğunu, genel kurul yapılmasına ilişkin karar ve çağrının hukuka uygun gerçekleştirilmemiş olduğunu, yönetim kurulu üyeleri hakkında sorumluluk davası açılması hususunun gündeme eklenmesi taleplerinin reddedildiğini, denetçi hakkında sorumluluk davası açılması konusunun gündeme alınması taleplerinin de reddedildiğini, azınlık pay sahibi davacının bilgi edinme hakkının engellendiğini, genel kurulun yönetim kurulu başkanı ve üyeleriyle ilgili olarak şirketle muamele yapma ve rekabet izni kararı almasında lehine izin verilen pay sahiplerinin TTK 374/1. maddesi gereğince genel kurulda oy kullanamayacakları, ancak yasaya aykırı şekilde oy kullanıldığını ileri sürerek, 11/06/2008 tarihinde yapılan 2007 yılına ilişkin olağan Genel kurul toplantısında yer alan kararların ve kanuna ana sözleşmeye ve afaki iyi niyet kurallarına aykırılığı ile kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın haksız ve yersiz olduğunu savunarak reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından genel kurulun yetkili kişiler tarafından toplantıya davet edilmediği iddia edilmiş ise de bu iddiaya dayanak olan İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2004/790 E. sayılı davasında verilen hükmün davalı şirkete ait olmayıp bir başka şirketin yönetim kurulu kararının iptaline ilişkin olduğu; davacının özel denetçi atanması hususunda olumlu ya da olumsuz bir karar içermeyen genel kurul kararının iptalini talep etmekte hukuki menfaatinin bulunmadığı; öte yandan genel kurul toplantısının 3. gündem maddesi kapsamında davacı tarafça açıklanması istenen hususlara yönelik bilanço ve kâr zarar tabloları ile yönetim kurulu üyeleri ve murakıp iddiasına yönelik 4. ve 5. gündem maddeleri ile ilgili görüşmelerin ertelendiği bu hususa ilişkin alınmış bir genel kurul kararı bulunmadığı, genel kurul toplantısının 1. maddesi başlığı altında davacı tarafından yönetim kurulu üyeleri hakkında sorumluluk davası açılmasının gündeme alınması talebi hakkında divan başkanının itirazları dikkate alarak gündeme yeni madde eklenmemesi beyanının bulunduğu, toplantı tutanağı içeriğinde yapılan teklife itiraz eden olduğu bu kapsamda sermaye şirketlerinin genel kurul toplantıları ve bu toplantılarda bulunacak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Komiserleri Hakkında Yönetmeliğin 25. maddesine göre hiç kimsenin itiraz etmemesi koşulunun gerçekleşmediği, aksi düşünülse dahi genel kurul kararının iptali ile birlikte ilgililer hakkında bir sorumluluk davasının açılması kendiliğinden gerçekleşemeyeceğinden davacının şirket ortağı olarak ilgililer hakkında sorumluluk davası açma hakkı bulunmakla bu yöne ilişkin davacı talebinin yerinde görülmediği; diğer taraftan genel kurulun 7. maddesi başlığı altında yönetim kurulu üyelerinin TTK 334. ve 335. maddeleri çerçevesinde şirketle işlem yapmaya ve rekabet etmeye izin verilmesi kararının niteliğine göre TTK 374/1 maddesindeki oy yoksunluğu halinin uygulanması gerektiği, bu kapsamda 530.000.000 hisseden 271.249.991 hisseye sahip yönetim kurulu üyesi Bülent Ferda Acar"ın gerek kendisi ve gerekse diğer yönetim kurulu üyeleri için lehe kullandığı oylar nedeni ile izin verildiği anlaşıldığından alınan kararın niteliğine göre yapılan oylamada yönetim kurulu üyelerinden birinin ibra oylamasında olduğu gibi diğer bir yönetim kurulu üyesine ilişkin olarak da oy kullanmaması gerektiği kabul edilerek bu madde oylamasında yönetim kurulu üyeleri hariç tutulduğunda karar nisabının oluşmadığı, alınan kararın iptali gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davalı P. Tarım ve Tekstil Ürünleri Pazarlama A.Ş"nin 11/06/2008 tarihli olağan genel kurul toplantısının 7. Maddesinde yönetim kurulu üyelerine TTK 334. ve 335. maddelerinde sayılan izinlerin verilmesine ilişkin alınan kararın iptaline, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, anonim şirket olağan genel kurul toplantısı kararlarının iptali istemine ilişkin olup, mahkemece yönetim kurulu üyelerinin 6762 sayılı TTK"nın 334 ve 335. maddeleri gereğince izin verilmesi konusunda oy kullanmamaları gerektiği gerekçesi ile genel kurulun 7. maddesinin iptaline karar verilmiştir. TTK"nın 334 ve 335. maddesi uyarınca, yönetim kuruluna izin verilmesine ilişkin kararlarda yöneticiler kendileriyle ilgili bu kararda oy kullanamayacakları gibi anılan kararlar, ortak ile şirket arasındaki şahsi bir iş niteliğinde bulunduğundan somut olaya uygulanması gereken TTK"nın 374/1. maddesinde sayılan yakınların da bu kararların alınmasında oy kullanmaları mümkün bulunmamaktadır. Ancak, 6762 sayılı TTK"nın 374/1. maddesi gereğince yönetim kurulu üyesi TTK"nın 334-335. maddesi gereğince izin verilmesi hususunda kendi lehine oy kullanamaz ise de diğer yönetim kurulu üyeleri için yapılan oylamada oy kullanabilir. Bu nedenle, mahkemece ortakların sahip olduğu oy oranları ve davacının bu maddeye red oyu verdiği gözetildiğinde, yönetim kurulu üyelerinden Bülent Ferdağ Acar yönünden kararın iptali gerekirken, diğer yönetim kurulu üyeleri yararına alınan kararın da iptal edilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 14/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.