20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/10828 Karar No: 2016/10477 Karar Tarihi: 11.11.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/10828 Esas 2016/10477 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/10828 E. , 2016/10477 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada .... Sulh Hukuk ve .... 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, kiralananın tahliyesi ve tazminat istemine ilişkindir. .... Sulh Hukuk Mahkemesince, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 8/II, b, 1. maddesi ile 6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanunun uygulama alanı içinde kalan yerler hakkında açılan davaların basit yargılama usulünün uygulandığı sulh hukuk mahkemesinde görülerek süratle sonuçlandırılması amaçlandığı, Borçlar Kanununun 270 ve devamı maddelerinde düzenlenen hasılat kirası hükümlerinin uygulanması gereken yerler hakkında anılan madde hükmü uygulanayacağından, talep edilen tazminat miktarına göre davayı görmekle görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir .... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince ise taraflar arasındaki kira sözleşmesinin hasılat kirası olmadığı, uyuşmazlığı çözmekle sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda; davacı vekili özetle; müvekkili ile davalının 01/05/2010 tarihinde kira sözleşmesi imzaladıklarını, davalı ile imzalanan kira sözleşmesinin 12. maddesi gereğince kiracının kiralananı, yılın 365 günü açık tutmak ile yükümlü olduğunu, ancak davalının kiralanan yeri sözleşme koşullarına aykırı olarak 365 gün açık tutmamış olup, sezonun açılış tarihi olan 15/05/2011 tarihi itibariyle de işletmenin kullanım amacına yönelik hizmet verebilecek şekilde açılmasının mümkün olmadığının tespit edildiğinden, kira sözleşmesinin feshedildiğini ileri sürerek, kira sözleşmesinin feshedilmiş olduğunun tespitine, davalının tahliyesine, davalının mecuru işletmeye açmaması ve fesih iradesine rağmen mecuru boşaltmamasından dolayı müvekkilinin uğramış olduğu zararının tespiti ile şimdilik 10.000,00.-TL maddi ve 100.000,00.-TL manevi tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamından taraflar arasında 01.05.2010 ilâ 30.04.2013 tarihli 3 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi ile .... havuz alanında 350 m2"lik yerin bar cafe restaurant hizmeti sunmak üzere ciroya dayalı şekilde davalıya kiraya verildiği anlaşılmıştır. Türk Borçlar Kanununun 357 ve devamı maddelerinde düzenlenen hasılat kirasından söz edilebilmesi için hasılat getiren bir taşınır ya da taşınmaz mal, ticari işletme ya da hakkın kira ilişkisinin konusunu oluşturması ve kiralananın demirbaşları ve işletme ruhsatı ile birlikte kiraya verilmesi gerekir. Oysa taraflar arasında düzenlenen sözleşmede kiralanan işyerinin cafe-bar olarak kullanılmak üzere kiraya verildiği, dekorasyonun kiracıya ait olduğu, kararlaştırılmıştır. Kira sözleşmesinde kiralananın işletme ruhsatıyla ve demirbaşlarıyla birlikte kiralandığına dair bir hüküm bulunmamaktadır. Sözleşmede kira parasının aylık cironun bir bölümü olarak ödeneceğinin kararlaştırılması, taraflar arasındaki kira ilişkisinin hasılat kirası olduğunu göstermeyeceğinden uyuşmazlığın .... Sulh Hukuk Mahmekemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; .... Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 11/11/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.