17. Hukuk Dairesi 2016/3658 E. , 2017/7548 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı ... vekili, davalılar ...Ltd.Şti. vd. aleyhine kasko sigortalı araçta meydana gelen ve sigortalısına ödenen 5.742,00 TL"nin rücuen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulü ile 5.742,00 YTL"nin 02/07/2002 ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, ... şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu tutulmasına karar verilmiş, hüküm davalılardan ... tarafından kusur yönünden temyiz edilmiştir.
Eldeki tazminat davasının öncesinde asıl - karşı dava (2002/580) ve huzurda temyize konu edilen birleştirilen davadan (2003/36) oluştuğu, asıl ve karşı davada verilen maddi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile manevi tazminat taleplerinin reddine, birleştirilen davanın ise kabulüne dair verilen kararın, Dairenin 26.6.2008 gün ve 2008/1586-3524 E/K. sayılı kararı ile kusur tespiti yönünden, tanık beyanı ve bilirkişi raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi bakımından dosyanın İTÜ ya da Karayolları Fen Heyeti gibi konusunda uzman kuruluşlardan oluşturulacak bilirkişi kuruluna tevdi ile yeniden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gereğine değinilerek bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyulmak suretiyle KGM Trafik Şube Müdürlüğü nezdinde oluşturulan 3 kişilik bilirkişi kurulundan alınan 18.04.2011 tarihli rapor ile “..davalı Sürücü ..."ın olayda % 100 oranında kusurlu olduğu, kamyonet sürücüsü ... ile dava dışı sürücü ..."in olayda kusursuz olduğunun...” tespit edildiği, mahkemenin 28.02.2012 tarih ve 2008/603 E-2012/81 K sayılı kararı ile asıl dava davacısı ...Ltd.Şti yönünden davanın açılmamış sayılmasına, davacı ... yönünden reddine, karşı davanın kabulü ile 1.000 YTL.nin 23.08.2002 karşı dava tarihinden itibaren davalılar ... ve ...Ltd.Şti.den müştereken tahsiline, birleştirilen dava yönünden ise, gider avansının süresinde yatırılmamış olması nedeniyle dava şartı yönünden ve usulden davanın reddine karar verildiği, işbu kararın temyizi üzerine Dairenin 18.02.2013 tarih ve 2012/15416 E-2013/1732 K sayılı kararı ile davacı ... yönünden verilen red kararının kesin nitelikte olması nedeniyle temyiz dilekçesinin reddine, birleştirilen davada verilen red kararının ise; “...uyuşmazlığa konu davanın 1086 sayılı HUMK zamanında açılmış bulunması ve olayda dilekçelerin teati aşamasının geçip, tahkikat aşamasına gelinmiş bulunduğu gözetilerek, bu aşamada, sadece HMK"nun 324 maddesi uyarınca delil avansı istenebileceği gözden kaçırılarak, yazılı şekilde gider avansı istenmesi yerinde olmadığı gibi; usule uygun olarak verilmiş bir kesin süre dahi bulunmadığından yazılı şekilde red kararı verilmesinin doğru bulunmadığı ...”gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak temyize konu birleştirilen davanın tüm davalılar yönünden kabulü ile 5.742,00 YTL"nin 02/07/2002 ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiği, 29/04/2011 tarihli Karayolları Fen Heyetinden alınan kusur raporunda “...sürücü ..."ın %100 kusurlu olduğu, ..."ün kusursuz olduğunun...” belirtildiği, mahkemenin 28.02.2012 tarih ve 2008/603 E-2012/81 K sayılı kararında da; karşı dava yönünden bu rapor esas alınmak suretiyle ... dışındaki davalılar ... ve ... Ltd. Şti."nin tazminatla sorumlu tutulduğu anlaşılmakla, Karayolları Fen Heyeti"nden alınan kusur raporundaki kusur oranı gözetilmeksizin davalılardan mümeyyiz ... yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi isabetli değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalı ..."ün temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."e geri verilmesine 11.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.