
Esas No: 2014/21033
Karar No: 2015/23631
Karar Tarihi: 21.12.2015
Hırsızlık - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2014/21033 Esas 2015/23631 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Suça sürüklenen çocuğun 01/01/2011 tarihi itibariyle 18 yaşını ikmal ettiği anlaşılmakla tebliğnamenin eleştiri düşüncesine katılınmamış; mahkemece sanık sorgusunun yapıldığı duruşmanın açık yerine kapalı yapılması hususu da, sanığın daha sonra istinabe ile Asliye Ceza Mahkemesince usulüne uygun sorgusunun yapılmış olması nedeniyle bozma nedeni yapılmamış; sanıktüm aşamalarda suça konu elektrikli bisikleti suça sürüklenen çocuk ile birlikte çaldığını beyan ettiği, suça sürüklenen çocuğun da soruşturma aşamasında alınan beyanında sanığın kendisine elektrikli bisikletinin olduğunu gidip birlikte almak istediğini söylemesi üzerine birlikte otoparka gittiklerini, kendisinin beklerken sanığın elektrikli bisiklet ile geldiğini beyan ettiği, ancak sanığın suça sürüklenen çocuğun akrabası olduğu, katılanın elektrikli bisikletini saat 18.45 sıralarında otoparka bıraktığı ve saat 19.00 sıralarında elektrikli bisikletin çalınmış olduğu, dosya içerisindeki bilirkişi raporunda suça konu elektrikli bisiklet üzerinde bir şahıs varken görüldüğü belirtilmiş ise de görüntülerin mobese kamerasından alındığı, hırsızlık olayını gerçekleştiği ana ilişkin olmadığı gibi suça sürüklenen çocuğun kendisinin de bisikleti kulandığını beyan ettiğinin anlaşılması karşısında; tebliğnamenin 1 nolu bozma düşüncesine katılınmamış; dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak
1- Katılanın alınan beyanına göre, elektrikli bisikletin park edildiği işmerkezinin katlı otoparkından çalındığı anlaşılmakla, mahallinde keşif yapılıp, suça konu elektrikli bisikletin çalındığı yerin bina vasfında veya bir binanın eklentisi niteliğinde bir olup olmadığı tespit edilip, bina veya eklentisi niteliğinde ise sanık ve suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesi gereğince; değilse suça konu eşyanın elektrikli bisiklet olması nedeniyle aynı Kanun"un 142/1-e maddesi gereğince uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- 22/07/2010 tarihli, kolluk görevlileri tarafından tutulan yakalama ve muhafaza altına alma tutanağının içeriğinden, sanık yakalandığında suçunu ikrar edip, suça konu motosikletin bulunduğu yeri kolluk görevlilerine söylediği, kolluğun da belirtilen adreste suça konu motosikleti alarak katılana iade ettiği ancak katılanın beyanından elektrikli bisikletin hasarlı olarak iade edildiğinin anlaşılması karşısında; gerçekleşen kısmî iade nedeniyle katılandan, kısmi iadeyi gerçekleştiren sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rızası bulunup bulunmadığı sorularak, sonucuna göre sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168/1-4. hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3- 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106/4. maddesinde yer alan "Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde on birinci fıkra hükmü uygulanır." şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak on sekiz yaşından küçük suça sürüklenen çocuk hakkında hapisten çevrilen adli para cezasının yerine getirilmemesi durumunda, hapse çevrileceğine dair ihtar yapılmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafii, sanık ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 21/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.