19. Ceza Dairesi 2019/13376 E. , 2021/348 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet, Nakil Aracının İadesi
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Nakil vasıtası araç üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonunda düzenlenen raporda "...plaka sayılı yarı römork araçta zula olarak tabir edilen gizli ve özel bölmenin mevcut olduğu, ... plaka sayılı çekicide zula ve özel bölme olmadığı, aracın taşıma yükü kapasitesine göre miktar ve hacim bakımından araçta taşınan eşyanın tamamını veya ağırlıklı kısmı oluşturmadığı ve suç unsuru eşyanın bu araç ile taşınma mecburiyetinin olduğunun" belirtildiği, sanığın savunmasında ...plaka sayılı yarı römorktaki gizli ve özel bölmeyle hiçbir alakasının olmadığını beyan ettiği dikkate alındığında, anılan bilirkişi raporu eklenerek ve sanığın savunması da belirtilerek malen sorumlu şirket yetkilisinin olayla ilgili bilgi ve görgüsünün sorulduktan sonra nakil aracının müsaderesine ya da iadesine karar verilmesi gerekirken eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre;
1) Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"nun 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Kanun’nun 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"nun 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması,
2) Sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK’nun 62/1. maddesi yerine TCK"nun 62. maddesinin; gün adli para cezasının uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK’nun 52/2. maddesi yerine TCK’nun 52. maddesinin yazılması suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
3) Sanık hakkında tayin olunan adli para cezasının 6 taksitle tahsiline karar verilirken infazda tereddüt oluşturacak şekilde taksit aralığının gösterilmemesi,
4) TCK"nin 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının infaz aşamasında hapis cezasına çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken adli para cezasının ödenmemesi halinde hapis cezasına çevrilmesine karar verilmesi suretiyle infazda yetkinin kısıtlanması,
5) Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
6)TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun“ sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
7) Suça konu kaçak akaryakıtın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla TCK"nun 54/4. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi,
8) Nakilde kullanılan yarı römorkta tesbit edilen zulanın sökülerek iade edilmesi gerektiğinin nazara alınmaması,
Bozmayı gerektirmiş ve katılan ... İdaresi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. Maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 21/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.