19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/26837 Karar No: 2019/7689 Karar Tarihi: 30.04.2019
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/26837 Esas 2019/7689 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında açılan ve daha önce karara bağlanmış olan kamu davalarıyla birleştirilen, gümrük kaçakçılığı suçuna ilişkin davalarda, suçun mağdurunun devlet ve toplum olduğu, vergi kaybına sebep olması nedeniyle kamu hizmetlerinin finansmanında güçlüklere yol açacağı belirtilerek, sanığın suçu toplu olarak işleyip işlemediğinin tartışılması gerektiği vurgulanmıştır. Bu çerçevede, sanık hakkında 5607 sayılı Kanun’un 4/2. maddesi gereğince ceza artırımına gidilerek mahkumiyet kararı verilmiştir. Ayrıca, sanık hakkında hak yoksunluğuna karar verilmiş ise de, Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 5607 sayılı Kanun’un suçun mahiyeti, suçun işlenebilmesi için gereken şartlar, cezalar ve sorumluluk hükümleri açıklayıcı bir şekilde yer almıştır.
19. Ceza Dairesi 2019/26837 E. , 2019/7689 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak, Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık ... hakkında 01/08/2013 ve 21/08/2013 tarihlerinde işlediği aynı suçlar nedeniyle açılan kamu davaları üzerine, Ağrı 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 2014/108 (E) ve 2014/336 (K) ile Doğubayazıt 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 2014/51 (E) ve 2014/424 (K) sayılı; sanık ... hakkında 21/08/2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine, Doğubayazıt 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 2014/51 (E) ve 2014/424 (K) sayılı hükümlerin dairemizce incelenerek aynı gün bozulmasına karar verilmesi karşısında; Anılan davalar ile iş bu dava birleştirilerek, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile sanıkların bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediklerinin ve haklarında TCK"nun 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu, Kabule göre de; 1-Sanıkların atılı suçu toplu olarak işlemedikleri gözetilmeden sanıklar hakkında tayin edilen cezada 5607 sayılı Kanun’un 4/2. maddesi gereğince artırım yapılmak suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi, 2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, 3-Yargılamaya katılmasına karar verilen Gümrük İdaresinin gerekçeli karar başlığında suçtan zarar gören olarak gösterilmesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 30/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.