17. Hukuk Dairesi 2015/10170 E. , 2017/7512 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın yaptığı kazada, araç içinde yolcu olarak bulunan davacıların oğlu/kardeşi ..."ın öldüğünü, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıklarını ve manevi zarara uğradıklarını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davalı ... şirketi sadece maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla 10.000,00 TL. maddi ve toplam 210.000,00 TL. manevi tazminatın faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... ve ... vekili, davacıların maddi zararlarının diğer davalı ... şirketi tarafından tamamen karşılandığını, kazada davalı sürücünün kusuru bulunmadığını, desteğin hatır için taşındığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... şirketi vekili, 13.06.2011 tarihinde davacı anne ve babaya toplam 84.776,73 TL. ödeme yaptıklarını, poliçeden doğan sorumluluklarının son bulduğunu, desteğin araçta hatır için taşınması nedeniyle tazminattan indirim yapılması gerektiğini, desteğin ehliyetsiz sürücünün aracına bilerek binmekle de müterafik kusurlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacıların maddi zararlarının davadan önce sigorta şirketi tarafından karşılanmış olması ve bakiye alacaklarının kalmamış olması nedeniyle maddi tazminat
isteminin reddine; davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü ile davacı ... ve ... için 10.000,00"er TL. ile ... için 5.000,00 TL. olmak üzere toplam 25.000,00 TL"nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı...ve ..."ten müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; gerek mahkemenin aldığı, gerekse sigortacının açtığı rücuen tazminat davasında alınan bilirkişi raporlarında, davacıların hak kazanabileceği tazminat olarak hesaplanan bedelin, davalı sigortacı tarafından davadan önce ödenen bedelin altında olduğu gözetilerek maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle, ölenin yakınlarının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, dava konusu kaza sonucu davacılar murisinin ölümünden duyulan üzüntü nedeniyle, murisin annesi/babası/kardeşi olan davacılar için toplam 210.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilerek hükümde belirtilen miktarlarda manevi tazminata karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK"nun 56. maddesi (818 sayılı BK"nun 47. md.) hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece, meydana gelen trafik kazası sonucu davacıların oğlu ve kardeşi olan murislerinin ölümü nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ölene olan yakınlıkları nedeniyle davacıların duyacağı elemin derinliği, davacılar murisinin kazanın oluşumunda hiçbir kusurunun bulunmayışı gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacılar için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, düşük miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 11.9.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.