Güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/7280 Esas 2018/4789 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
... sitesi yöneticisi olan sanıkların görev yaptıkları süre zarfında siteye ait defter ve belgeleri usulüne uygun tutmadıkları, gelirleri eksik kaydettikleri, genel kurulda karar alınmamasına rağmen huzur hakkı aldıkları, sanıklardan ...tarafından kullanılan cep telefonu ile sabit telefonun parasının siteye ödettirildiğinin iddia edildiği olayda;
5271 sayılı CMK"nın 63 maddesine göre, hakim önüne gelen uyuşmazlıklar da genel ve hukuki bilgisi ile çözemediği konularda bilirkişi incelemesi yaptırabilecektir. Bilirkişiler yaptıkları incelemede dosyanın taraflarının yaptıkları/yapmadıkları/eksik yaptıkları durumları tespit edecek fakat bu eylemler ile ilgili olarak "zimmetlerine geçirdiler", "güveni kötüye kullanma suçunu işlediler", "suç işlediler" gibi kendilerini hakim yerine koyacak şekilde kanaatte bulunamayacaklardır. Hakim bilirkişinin teknik konularda yaptığı tespitleri, kendi hukuki bilgisi ile değerlendirecek ve eylemin suç olup olmadığına karar verecektir. Bunu yaparken de bilirkişi raporlarının başlı başına delil değil ancak delil değerlendirme aracı olduğunu aklından çıkarmayacaktır.
Bu açıklamalar ışığında somut dosya değerlendirildiğinde; profesyonel site yöneticisi olmayan sanıkların görev yaptıkları süre içerisinde siteye ait defter ve belgeleri usulüne uygun tutmadıkları gibi genel kurul kararı olmadan huzur hakkı alıp telefon paralarını siteye ödettirdikleri ve kooperatif hesapları ile sitenin hesaplarını karıştırıp site aleyhine işlem tesis ettikleri iddia edilmiş ise de sanıkların tüm bu işlemleri yaptıkları sabit olmadığı gibi yaptıkları kabul edilse bile suç işleme kastı ile yaptıklarına dair mahkumiyetlerine yeter nitelikte delil olmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki, tüm raporların sanıklar aleyhine olması nedeniyle atılı suçlardan mahkum olmaları gerektiğine ilişkin bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, sanıkların atılı suçları işlediklerinin sabit olmaması gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin sanıkların mahkum olması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA, 28/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.