16. Hukuk Dairesi 2018/2466 E. , 2021/898 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ...,... Köyü çalışma alanında bulunan ve 1964 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında, imar ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, Muğla İli ... İlçesi ...Mahallesinde bulunan fen raporuna ekli krokide (A1) ile gösterilen 4.857,28 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın davacı ... adına tesciline, aynı bilirkişinin aynı krokide (B1) ile gösterdiği 4.387,82 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın Hazine adına tesciline, aynı krokide (A2) ile gösterdiği 269,20 metrekare, (A3) ile gösterdiği 412,02 metrekare ve (B2) ile gösterdiği 508,68 metrekare yüzölçümündeki bölümün yol olarak bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili, davalı ... vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, hükme esas alınan fen bilirkişi raporunda (A1) harfi ile gösterilen çekişmeli taşınmaz bölümünde imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı gerekçesi ile davacı adına; aynı raporda (B1) harfi ile gösterilen çekişmeli taşınmaz bölümünde imar-ihya işlemlerinin tamamlanmadığı gerekçesi ile Hazine adına tesciline, sözkonusu raporda (A2), (A3) ve (B2) ile gösterilen bölümlerin ise yol olarak sınırlandırılmasına karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Dava, TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkin olup, zilyetlik süresinin belirlenmesinde esaslı unsur olan hava fotoğraflarından usulüne uygun şekilde yararlanılmamış, hava fotoğraflarının jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi tarafından stereoskopik aletle incelenmesi gerektiği halde, inceleme bu konuda uzman olup olmadığı anlaşılamayan orman mühendisi tarafından sadece taşınmaz bölümlerinin orman vasfında olup olmadığı hususunda yapılmış, hava fotoğrafı incelemesi sonrası sunulan raporda taşınmaz bölümlerinin imar ihyalarının tamamlanıp tamamlanmadığına ilişkin değerlendirme yapılmamış, taşınmaz bölümlerinin evveliyatı, kullanım süresi, niteliği ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlanıp tamamlanmadığı hususlarına ilişkin açıklama içermeyen yetersiz tek kişilik zirai rapora dayanılarak hüküm kurulmuş, yol olarak sınırlandırılan taşınmaz bölümlerinin evveliyatında ne oldukları, kadim yol olup olmadıkları usulüne uygun şekilde araştırılmamış, taşınmazları dıştan çevreleyen komşu parsellerin tevzi çalışması ile oluşan tapu kayıtlarına göre tespit ve tescil edildikleri anlaşıldığı halde dava konusu taşınmazların bulunduğu bölgede tevzi çalışması yapılıp yapılmadığı üzerinde durulmamış ve taşınmazlara komşu taşınmazlara ait kadastro tutanakları ile varsa dayanağı kayıtlar getirtilerek dava konusu taşınmazlar yönünü ne okudukları ve dava konusu taşınmaz bölümlerinin tevzi çalışmalarındaki durumları araştırılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, dava konusu taşınmaz bölümlerine ait en eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek taşınmazların bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalı, çekişmeli taşınmazlara komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanakları ile oluşmuş ise tapu kayıtları ve ayrıca taşınmaz bölümlerinin bulunduğu bölgede toprak tevzi çalışması yapılıp yapılmadığı belirlenerek, yapılmış ise buna ilişkin kayıt, belge ve haritalar ilgili yerlerden celbedilmeli, bundan sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi ve 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulunun katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konu taşınmaz bölümlerinin önceki ve mevcut niteliğinin ne olduğu, üzerlerinde ekonomik amaca uygun zilyetlik bulunup bulunmadığı, varsa kimden kime ve nasıl geçtiği, zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğü, taşınmazların evveliyatı itibarıyla imar ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı ve böyle yerlerden ise imar ihyanın ne zaman başlayıp hangi tarihte tamamlandığı, yol olarak sınırlandırılmasına karar verilen bölümlerin eskiden beri köylünün ortak kullanımında bulunan kadim yol mu yoksa dava konusu taşınmaz maliklerinin kullanımındaki yer mi olduğu hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisine hava ve uydu fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yaptırılarak, temin edilebilen en eski tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları da değerlendirilmek suretiyle, dava konusu taşınmaz bölümlerinin önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğunu, arazinin ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığını, kullanımın hangi tarihten itibaren olduğunu, kullanım sınırlarının oluşup oluşmadığını, imar-ihyaları tamamlanmış ise hangi tarihte tamamlandığını ve üzerlerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü ve yol olarak terkin edilen taşınmaz bölümlerinin kadim yol vasfında olup olmadığını belirtir şekilde rapor alınmalı ve dava konusu taşınmazların konumunu hava fotoğrafları üzerinde göstermesi istenmeli; ziraatçi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin önceki ve mevcut niteliğinin ne olduğunu, tarımsal faaliyete konu edilip edilmediğini, kullanım sınırlarının oluşup oluşmadığını, evveliyatı itibarıyla imar ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığını, böyle yerlerden ise imar ihya işlemlerinin hangi tarihte tamamlandığını, üzerlerindeki zilyetliğin hangi tarihte başladığını, hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü, yol olarak terkinine karar verilen çekişmeli taşınmaz bölümlerinin kadim yol vasfında olup olmadığını, zirai faaliyete konu olup olmadığını, taşınmazın geri kalan bölümüyle aralarında nitelik farkı bulunup bulunmadığını komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde çekişmeli taşınmazların toprak yapısını, eğimini ve bitki örtüsünü açıklayan, taşınmazların her yönünden tüm özelliklerini gösterir şekilde çekilmiş ve üzerinde taşınmazların sınırlarının kabaca işaretlendiği fotoğraflarının eklendiği, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisine, taşınmaz bölümlerinin bulunduğu yeri kadastro paftasındaki ve bölgede Toprak Tevzii Komisyonu tarafından tevzi çalışması yapılmış ise bu çalışmalar neticesinde oluşturulan tevzi haritasındaki konumunu gösteren, tevzi çalışmalarındaki durumunu açıklayan, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli ayrıntılı rapor ve kroki düzenlettirilmeli ve bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalı ... ve davacıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.