12. Ceza Dairesi 2015/15946 E. , 2016/757 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : KYB - 2015/352479
Mahkemesi : Muğla 4. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 02/03/2015
Esas-Karar No : 2014/578-2015/124
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık İ.. B.."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 179/3. maddesi yollamasıyla aynı Kanun"un 179/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanun"un 50/1-f maddesi uyarınca 15 gün süre ile kamuya yararlı bir işte çalışma tedbirine çevrilmesine, ileride seçenek tedbire uymaması durumunda hapis olarak infazı halinde, anılan Kanun"un 53/1. maddesinin a, b, d ve e bentlerindeki haklardan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, c bendinde gösterilen haklardan ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına dair Muğla 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 02.03.2015 tarihli ve 2014/578 esas, 2015/124 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre;
1- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının hapis cezasının kanuni sonucu olduğu gözetilmeden, hapis cezası aynı Kanun"un 50/1-f maddesi uyarınca seçenek tedbire çevrilen sanık hakkında anılan hak yoksunluklarının uygulanmasına karar verilmesinde,
2- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 53/2. maddesinde yer alan “Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.” ve 3. fıkrasındaki “Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, anılan maddenin 1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıvermeden sonra uygulanamayacağı, kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından vesayet ve kayyımlıkla ilgili hak yoksunluğu ile anılan maddenin 1. fıkrası a, b, d ve e bentlerinde yazılı hak yoksunluklarının ise cezanın infazının tamamlanmasına kadar devam edeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığının 16.10.2015 gün ve 66781 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.11.2015 gün ve 2015/352479 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1 numaralı kanun yararına bozma talebi yönünden yapılan incelemede;
İncelenen dosyada, sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dolayı 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 179/3. maddesi yollamasıyla aynı Kanun"un 179/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanun"un 50/1-f maddesi uyarınca 15 gün süre ile kamuya yararlı bir işte çalışma tedbirine çevrilmesine, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 50/6. maddesi gereğince ihtarda bulunulmasına, aynı Kanun"un 53/1. maddesinde yazılı haklardan yoksun bırakılmasına yer olmadığına karar verildikten sonra, “İleride seçenek yaptırımın gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıpta devam edilmemesi halinde mahkemece kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verilmesi halinde sanığın Muğla 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/09/2010 tarih 2010/211 E, 2010/415 K sayılı kararı ile 1 yıl 8 ay hapis cezası ile hükümlü olması nedeniyle; bu ilamdan dolayı mükerrir durumda olduğundan cezasının 51. md doğrultusunda cezasının ertelenmesine yer olmadığına, 58/6 md gereği sanık hakkında 1. Kez mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına ve 58/7 md gereği sanığın cezasının infazından sonra denetimli serbestlik hükümlerinin uygulanmasına ve sanığın 5237 sayılı yasanın 53/1 md sindeki a,b,d,e fıkralarında belirtilen haklardan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, 53/1-c maddesinde belirtilen haklardan ise aynı yasa maddesinin 3. fıkrası uyarınca koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına,” şeklinde huküm kurulmuş olup, hükmedilen hapis cezası 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 50/1-f maddesi gereğince seçenek tedbire çevrilen sanık hakkında, aynı Kanun"un 53/1. maddesinde belirtilen hak yoksunluklarına hükmedilmediği, sadece seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesi ve mahkemece kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verilmesi halinde uygulanmak üzere 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 53/1. maddesinde belirtilen hak yoksunluklarının tatbikine karar verildiği anlaşılmakla,
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki 1 numaralı bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görülmediğinden, Muğla 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 02.03.2015 tarihli ve 2014/578 esas, 2015/124 sayılı kararına yönelik 1 numaralı nedene dayalı kanun yararına bozma talebinin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca REDDİNE,
2 numaralı kanun yararına bozma talebi yönünden yapılan incelemeye gelince;
Seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesi ve mahkemece kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verilmesi halinde uygulanmak üzere sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 53. maddesi tatbik edilirken, 3. fıkraya aykırılık oluşturacak şekilde, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) bendindeki hak ve yetkileri kullanmak yönündeki yoksunluğuna, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından “koşullu salıverilme tarihine kadar”, diğer kişiler yönünden ise, “hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar” karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmemiş olup,
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki 2 numaralı bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Muğla 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 02.03.2015 tarihli ve 2014/578 esas, 2015/124 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309/4-d maddesindeki “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme gereği bozma nedenine göre ve hükümden sonra verilen Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140-2015/85 sayılı kararıda gözetilmek suretiyle uygulama yapılarak, hüküm fıkrasının sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin bölümündeki, “sanığın 5237 sayılı yasanın 53/1 md sindeki a,b,d,e fıkralarında belirtilen haklardan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, 53/1-c maddesinde belirtilen haklardan ise aynı yasa maddesinin 3. fıkrası uyarınca koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına,” ibarelerinin, “sanığın kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a), (d), (e) bentlerindeki hakları kullanmaktan aynı Kanun"un 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) bendindeki hakları kullanmak yönünden ise, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından aynı Kanun"un 53/3. maddesi gereğince koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişiler bakımından TCK"nın 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendindeki hak yoksunlukları açısından ise Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesine,” şeklinde değiştirilmesine, hüküm fıkrasındaki diğer hususların aynen bırakılmasına, müteakip işlemlerin mahallinde buna göre yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.