Dolandırıcılık - Lehe Olan Hükümlerin Uygulanmasında Usul - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2007/5399 Esas 2007/5749 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi 2007/5399 E., 2007/5749 K.

11. Ceza Dairesi 2007/5399 E., 2007/5749 K.

• DOLANDIRICILIK
• LEHE OLAN HÜKÜMLERİN UYGULANMASINDA USUL

• 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 7 ]
• 5252 S. TÜRK CEZA KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ ... [ Madde 9 ]
• 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 523 ]

"İçtihat Metni"

Resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından hükümlüler Erol, Halil ve Ozan yapılan yargılamaları sonunda: Mahkumiyetlerine dair AKSARAY Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 21.03.2002 gün ve 2001/20 Esas, 2002/99 Karar sayılı kesinleşmiş hükmün 5237 Sayılı Yasanın 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe girmesini müteakip yeniden değerlendirilmesi sonucu aynı mahkemece duruşma yapılarak verilen 14.09.2006 gün ve 2006/145 Esas, 2006/283 sayılı ek kararın süresi içinde Yargıtay"ca incelenmesi hükümlü Halil ve hükümlüler müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığının onama-bozma isteyen 02.10.2006 tarihli dilekçesiyle yasal süresinden sonra vaki duruşmalı inceleme isteminin 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK. nun 318. maddesi gereğince reddine, sanık Erol"in 16.10.2006 havale tarihli dilekçesiyle temyiz isteminden vazgeçtiği anlaşılmakla, hükümlü Halil ve hükümlüler Halil ve Ozan müdafiinin temyizine hasren yapılan incelemede gereği görüşüldü:

1-Hükümlü Halil ile hükümlüler Halil ve Ozan müdafiinin sahtecilik suçundan kurulan hükümlere yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde:

Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre önceki mahkümiyet hükmünün kesinleşmesinden sonra 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 Sayılı Kanunla değişik 5252 Sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri uyarınca mahkemece duruşma açılarak önceki hükmolunan ceza ile uygulanması gereken 5237 Sayılı Yasanın ilgili hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların denetime imkan verecek şekilde gösterilip birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe hüküm belirlenerek sonucuna göre hüküm kurulmuş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan hükümlü Halil Çorum ile hükümlüler Halil ve Ozan müdafiinin, suçun sabit olmadığına, cezadan daha fazla indirim yapılması gerektiğine ilişen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle anılan hükümlerin ONANMASINA,

2-Hükümlü Halil ile Hükümlüler Halil ve Ozan müdafiinin dolandırıcılık suçundan kurulan hükümlere yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince:

Hükmün kesinleşmesinden sonra yürürlüğe giren 5237 Sayılı TCK. nun lehe olup olmadığının tespiti yönünden 5252 sayılı Yasanın 9. maddesine göre yapılan uyarlama yargılamasında mahkemece kesinleşmiş olan hükmün doğru veya yanlışlığının irdelenemeyeceği bu hükümde uygulanmamış olan yasal hükümlerin uygulanarak cezanın tayin edilemeyeceği suç vasfında ve ceza miktarında değişiklik yapılamayacağı mevcut yasaya aykırılıkların yasa yararına bozma, yargılamanın yenilenmesi, karar düzeltme gibi diğer yasal yollarla giderilebileceği, suç tarihinde yürürlükte bulunan önceki yasada mevcut olmayan fakat hükümlü lehine bulunan yeni bir düzenlemenin sonradan yürürlüğe giren yasada kabul edilmiş olması halinde bu hükmün uyarlama sırasında sadece yeni yasa uygulamasında gözetileceği nazara alınmadan kesinleşmiş hükümde yer almadığı halde 765 sayılı TCK. nun 523. maddesi ile indirim yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi,

Yasaya aykırı, hükümlü Halil ile hükümlüler Halil ve Ozan müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK. nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.09. 2007 gününde oybirliği ile karar verildi.