6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/763 Esas 2019/7640 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/763
Karar No: 2019/7640
Karar Tarihi: 30.04.2019

6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/763 Esas 2019/7640 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme kararı, 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkumiyete hükmedildiğini belirtiyor. Sanığın ağaç kesme suçundan mahkum olduğu ve cezanın kanuni bağlamda uygulandığı ifade ediliyor. Ancak, işgal ve faydalanma suçundan kurulan hükümlere yönelik nedenlerin yerinde görülmediği belirtiliyor. Tutanaklar arasında yaklaşık bir ay bulunması ve eylemler arasında geçen sürenin suç kastının yenilendiğini gösterecek kadar uzun olmaması nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği, ancak bu hususta hukuki kesinti yapıldığından kanuna aykırı olduğu ifade ediliyor. Bu nedenle, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiş ve yargılamanın baştan yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık suçu
- TCK' nun 43/1. Maddesi (zincirleme suç hükümleri)
- 5320 Sayılı Kanunun 8/1. Maddesi (bozma kararlarına ilişkin hükümler)
- 1412 sayılı CMUK'un 321. Maddesi (bozma kararları)

19. Ceza Dairesi 2019/763 E. , 2019/7640 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre ,
1- Ağaç kesme suçundan kurulan hükme yönelik incelemede,
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- İşgal ve faydalanma suçundan kurulan hükümlere yönelik incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
Davanın dayanağını oluşturan tutanaklar arasında yaklaşık bir ay bulunması, tutanakların aynı yer için tutulması ve tutanaklar arasında hukuki kesinti olmadığı gibi eylemler arasında geçen sürenin suç kastının yenilendiğini gösterecek kadar uzun bir süre olmaması karşısında; yaklaşık bir aylık süre içerisinde, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, aynı yerde işlenen eylemlerden dolayı TCK"nun 43/1. Maddeleri uyarınca zincirleme suç hükümleri uygulanması gerekirken, sanık hakkında açma suçundan dolayı iki ayrı mahkumiyet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 30.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.