Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/3546 Esas 2017/6727 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3546
Karar No: 2017/6727
Karar Tarihi: 12.10.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/3546 Esas 2017/6727 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2017/3546 E.  ,  2017/6727 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Dava, hak sahibi sıfatıyla davalıya ödenen ölüm aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesi sebebiyle yapılan yersiz ödemelerin tahsili istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozmadan sonra ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Hakkında verilen boşanma kararı 15.05.1998 tarihinde kesinleşen davalıya, yaşamını yitiren sigortalı üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının, boşandığı eşiyle talep konusu dönemde fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle, davalı Kurumca kesildiği ve 26.10.2008 - 25.03.2014 döneminde yersiz olarak ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56. maddesinin ikinci fıkrasında; eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır. Bir önceki bozma ilamında belirtilmesine karşın, bozma gereklerinin tam anlamıyla yerine getirilmediği anlaşılmaktadır. Davalı ve eski eşinin 15.05.1998 tarihinde boşanmalarına rağmen yıllardır aynı avlu içerisinde farklı evlerde yaşamalarının hayatın olağan akışına uygun olmaması durumu gözetilerek, mahkemece mahallinde keşif yapılmalı ve “boşanılan eşle eylemli olarak birlikte yaşama” olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği ayrıntılı olarak değerlendirilerek toplanan kanıtlar ışığı altında elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.