12. Hukuk Dairesi 2016/22141 E. , 2017/13642 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Şikayetçi 3. şahıs, şikayete konu taşınmazları 02/12/2015 tarihinde devir aldığını, taşınmazlar üzerindeki hacizlerin yasal sürede satış istenmemesi nedeniyle düşmüş olduğunu, düşmüş olan hacizler ile ilgili olarak doğrudan yenileme yapıldığını, icra müdürlüğüne yaptıkları haczin kaldırılması istemlerinin, İİK"nun 106. ve 110. maddeleri gereği haczin düşmüş olduğu da gözardı edilerek reddedildiğini, bu ret kararının usulsüz olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğü işleminin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; icra müdürlüğünce haciz kararı verilmesinin yeterli olduğu, haczin tamamlanmış sayılması için tapu siciline şerh verilmesinin zorunlu olmadığı, 01/12/2015 tarihinde haczin yenilenmesi talebinin icra müdürlüğünce kabul edildiği, tapu kaydının ise 02/12/2015 tarihinde şikayetçi adına tescil edildiği, haczin, işbu tescilden önce yenilendiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.
Hukuk Genel Kurulu"nun 07.04.2004 tarih ve 2004/12-210 E., 2004/208 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere, taşınmazın, borçlunun borcu nedeniyle haczedilebilmesi için haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı olması zorunludur.
Somut olayda, dosyanın incelenmesinde; şikayete konu ... İli ... İlçesi ... Mahallesinde kain ... ada ... parsel sayılı taşınmaz ile ... İli ... İlçesi ... Mahallesinde kain ... ada ... parsel sayılı taşınmaz üzerine şikayete konu takip dosyasından dolayı icra müdürlüğünce 08/12/2011, 20/02/2014, 01/12/2014 ve 04/12/2015 tarihinde hacizler konulduğu, şikayet tarihi itibariyle son haczin konulduğu tarih olan 04/12/2015 tarihinden önce 02/12/2015 tarihinde taşınmazın takip borçlusu ... tarafından şikayetçi 3. kişi ..."e satışının yapıldığı, dolayısıyla son haciz tarihi itibariyle taşınmazın şikayetçi adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Son haciz tarihinde taşınmazın, tapuda, takip borçlusu adına kayıtlı olmayıp şikayetçi adına kayıtlı olduğu da sabit ve tartışmasız olduğuna göre, mahkemece, bu yöndeki şikayetin kabulü ile 3. kişinin taşınmaz mülkiyetini iktisap tarihinden sonra 04/12/2015 tarihinde konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, bu konudaki istemin reddine yönelik hüküm tesisi isabetsizdir.
Öte yandan, şikayetçi üçüncü kişinin icra mahkemesine yaptığı başvuruda, İİK"nun 106 ve 110. maddeleri gereğince 02/12/2015 tarihinden önce konulan 01/12/2014 tarihli hacizlerin düştüğüne dair iddiasının da bulunduğu, bu hususta mahkemece bir inceleme yapılmadığı anlaşılmakla; belirtilen bu yasa hükümlerine uygun olarak hacizlerin varlığını sürdürüp sürdürmediği, hacizlerin bu maddeler gereğince düşüp düşmediği hususunun da incelenmesi gerekir.
O halde, mahkemece, 02/12/2015 tarihinden önce konulan 01/12/2014 tarihli hacizlerle ilgili olarak da İİK"nun 106. ve 110. maddeleri kapsamında inceleme ve değerlendirme yapılmak suretiyle, şikayet tarihinden önce hacizlerin düşüp düşmediği araştırılarak, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, bu konuda olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi de doğru bulunmamıştır.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.