Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2013/11930 Esas 2014/587 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/11930
Karar No: 2014/587
Karar Tarihi: 13.01.2014

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2013/11930 Esas 2014/587 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2013/11930 E.  ,  2014/587 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada.... Asliye Ticaret (... 2. Asliye Ticaret) Mahkemesi’nce verilen 22.01.2013 tarih ve 2012/35-2013/50 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin aracı kurum olan davalı bankadan diğer davalı şirkete ait külliyetli miktarda hisse senedi aldığını, satın alma bedelini ödeyebilmek için de 1 kilograma yakın ziynet altınını bozdurduğunu, müvekkilinin yatırım hesabında 13/07/2004 tarihi itibariyle 24.200.000 adet hisse senedi bulunmakta iken sermaye artırımları sonucu sadece 106 adet hisse senedinin kaldığını ileri sürerek dava tarihi itibariyle müvekkilinin hak sahibi olduğu hisse senedinin toplam adedinin ve bir adedinin İMKB"de görmekte olduğu işlem bedelinin, buna göre toplam TL değerinin ne kadar olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar vekilleri ayrı ayrı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca HMK"nın 106/3 maddesi uyarınca maddi vakıaların tek başına tespit davasının konusunu oluşturamayacağı, davacının tespitini istediği hususların da başlı başına birer maddi vakıa olduğu, tespitin davacı yönünden hukuken korumaya değer güncel bir yarar sağlamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin davalı Banka"ya yönelik tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2- Dava, davacının sahip olduğu davalı şirket hisselerinin adedi ve değerinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının hukuki yararının bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de, istemin ileri sürülüş biçimi bakımından davacının başka türlü eda talebinde bulunmasının mümkün olmamasına göre davacının dava açmakta hukuki yararı vardır. Mahkemece, işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi
    gerekirken talebin reddi doğru olmamış davacı vekilinin davalı şirket yönünden yapmış olduğu temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 13.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


























    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.