
Esas No: 2015/4612
Karar No: 2016/5538
Karar Tarihi: 13.05.2016
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/4612 Esas 2016/5538 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., ... Köyü çalışma alanında bulunan ve 1967 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici kuru dere olarak bırakılan taşınmaz hakkında satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle, 10.08.2009 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 25.01.2011 tarihli bilirkişi raporunda, (B) harfi ile gösterilen 162.55 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 17. maddelerine dayalı, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği sebebiyle tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece, davacı yönünden zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dava konusu taşınmazın öncesinin kuru dere olduğu ve üzerine toprak doldurularak ev yapılmak suretiyle tasarruf edildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 17. maddesi gereğince imar ve ihyadan söz edilebilmesi için taşınmazın emek ve para sarfedilerek tarım arazisine dönüştürülmesi gerekmekte olup, taşınmaz üzerine sadece ev yapılarak ihyanın gerçekleştiğinden söz edilemez. Öte yandan 3402 sayılı Yasa"nın 17/2. maddesi uyarınca, imar planı kapsamındaki yerlerde imar-ihya ile taşınmaz iktisabı mümkün değildir. Dosya kapsamından, taşınmazın 1993 yılında imar planı kapsamına alındığı ve 1993 yılına kadar davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığı anlaşılmaktadır. Belirtilen hususlar göz önüne alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 13.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.