Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/17130 Esas 2017/6773 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17130
Karar No: 2017/6773
Karar Tarihi: 09.05.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/17130 Esas 2017/6773 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/17130 E.  ,  2017/6773 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki iştirak nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, tarafların 11 yıl önce gayri resmi olarak evlendiklerini, müşterek çocuklarının dünyaya geldiğini, davalının müşterek çocuğun ihtiyaçlarına katkı sağlamadığını belirterek 750 TL nafakaya hükmedilmesine talep etmiştir.
    Davalı, çocuğun tüm ihtiyaçlarını kendisinin sağladığını beyanla davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile dava tarihi 08/12/2015 tarihinden itibaren aylık 250 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak müşterek çocuğa velayeten davacıya ödenmesine, kararın kesinleşmesinden itibaren hükmedilen nafakanın iştirak nafakası olarak devam etmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Evlilik haricinde doğan çocuk için babanın nafakayla yükümlü tutulabilmesi için, çocukla babası arasında soybağının kurulmuş olması zorunludur. Baba ile soybağı ise; tanıma, ana ile evlilik, hakim hükmü ve evlat edinme yoluyla kurulur (TMK. m.282).
    Somut olayda; davalı ile çocuk arasında, kanunda gösterilen usullerden biriyle soybağı tesis edilmediği görülmektedir.
    O halde; çocukla davalı baba arasında soybağı kurulmasına yönelik olarak dava açılıp açılmadığı araştırılarak, açılmışsa sonucunun beklenmesi, açılmamışsa gerekirse bu davayı açmak üzere davacıya süre verilerek öncelikle bu ön sorunun çözülmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    2- Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 09.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.