
Esas No: 2013/16780
Karar No: 2014/2015
Karar Tarihi: 27.01.2014
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/16780 Esas 2014/2015 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacılar vekili, müvekkili ... ile davalı arasında akdedilen satış sözleşmesi ile sözleşmede belirtilen 3000 m2 hazine yerinin 1000 m2"sinin davalıya satıldığını, sözleşmede tapu işlemleri bittikten sonra 1000 m2"nin başka ücret talep edilmeden satışının verileceğinin belirtildiğini, sözleşmedeki ""not"" kısmında ise 1000 m2"nin davalıya satışı verildikten sonra verilen senedin hükmü olmayacağının, fakat arazinin tapusu müvekkili ... adına çıkarıldıktan sonra 1000 m2"nin davalıya verilmemesi durumunda davalının elindeki senet ile yerinin değerini talep etme hakkına sahip olacağının belirtildiğini, buna göre ön koşul olarak arazinin tapusunun müvekkili ... adına çıkması halinde müvekkilleri aleyhine sorumluluğun başlayacağını, ancak müvekkili ..."a söz konusu arazinin Hazine"den devrinin yapılamadığını, tüm müvekkillerinin imzası olan iş bu senedin taşınmazın hissesinin davalıya devredilememesi halinde oluşan zarara yönelik bedel kısmı ve bir çok kısmı boş olarak davalıya verildiğini, dolayısıyla senedin teminat senedi olduğunu, ancak taşınmaz müvekkili ..."a devredilememesine rağmen davalının haksız bir şekilde bu senedi üzerine bedel yazarak icra takibine konu ettiğini, müvekkillerinin bu senetle ilgili bir sorumlulukları kalmadığını belirterek takibe konu senet nedeniyle müvekkillerinin davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ..."ın tapusunun kendisine devredileceğini düşündüğü taşınmazın 1000 m2"sini müvekkiline 20.000,00 TL karşılığında sattığını, müvekkilinin satış bedelini davacıya verdiğini ve dava konusu senedi aldığını, oysa davacı tarafın hiçbir bedel ödenmemiş gibi beyanda bulunduğunu, dava konusu senedin sözleşmede belirtilen vaadin yerine getirilememesi halinde ödenen bedelin güvencesi olarak verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; davacı asil ..."ın duruşmada alınan beyanında satış bedelinin 6.000,00 TL olduğunu, 5.000,00 TL"sinin davalıdan peşin olarak alındığını belirttiği, dava konusu senedin taraflar arasında akdedilen ""satış sözleşmesi"" başlıklı belge kapsamında verildiği ve sözleşme kapsamında belirtilen taşınmazın devrinin davalı tarafa yapılmadığı hususunda bir uyuşmazlık olmadığı, açığa imza atılmak sureti ile düzenlenen senetlerin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu hususu kanıtlanmadıkça geçerli olduğu, davacının iddiasını yazılı delil ile kanıtlaması gerektiği, satış sözleşmesi kapsamında davacı yanca alınan para karşılığında senedin davalıya boş olarak verildiği, takip ve dava konusu olan iş bu senedin TTK"nın 778 ve 680. maddeleri uyarınca geçerli olduğu ve senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğu hususunun davacı yanca yazılı delille ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 27.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.