13. Ceza Dairesi 2015/1934 E. , 2016/6104 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlığa teşebbüs, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık ... hakkında 6136 sayılı 13/1. maddesine aykırılık suçundan zamanaşımı süresince bir işlem yapılması olanaklı görülmüştür.
I-Sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
14.04.2011 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Yasanın 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 2. maddesi uyarınca, hapis cezasından çevrilenler hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirasına kadar olan (üçbin Türk Lirası dahil) mahkumiyet hükümleri kesin olup, hüküm tarihi, cezanın türü ve miktarı itibariyle hükmün temyizi olanaklı olmadığından sanıklar ... ve ... müdafiinin temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Sanıklar hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesine gelince;
Oluşa, tanık ...’ın emniyette vermiş olduğu ifadesine, katılanın çalınan eşyalardan 55 TL para ve çocuğuna ait altın küpelerin iade edilmediğine dair beyanı ve tüm dosya kapsamından, sanıkların katılanın ... Apartmanı B Blok No:... sayılı ikametinden hırsızlık eylemini gerçekleştirip olay yerinden ayrıldıkları, aynı site içerisindeki ...Apartmanı A Blok’a geçtikleri, katılanın evinin bulunduğu apartmanın görevlisi olan tanık ...’ın apartman kapısından sesleri duyup kontrol etmek üzere dışarı çıktığında sanıkların olay yerinden ayrılmış oldukları, tanık yaptığı kontrolde hırsız girdiğini tespit etmesi üzerine apartman kapısının önünde bir müddet beklediği, bir süre sonra sanıkları ... Apartmanı A Blok’ tan çıkarken gördüğü, sanıkların hırsız olduklarını tahminle takip etmeye başladığı, polise haber verip takibini sürdürdüğü, ancak bir müddet sonra yorulunca takibi bıraktığı, o esnada motosiklet ile yoldan geçen tanık ...’ a olayı anlatıp sanıkların kaçtıkları yönü söyleyip hırsızlık olayını anlattığı, tanık ... sanıkları ararken sanık ...’ü çaldığı altınları toprağa gömerken yakaladığı ve çaldıklarını iade etmesini söylediği, sanık ...’ ın çaldıklarını bırakıp olay yerinden kaçtığı, bir müddet sonra kolluk görevlilerince yakalandığı, diğer sanık ...’ın da kolluk görevlilerince otobüs terminalinde yakalandığı, suça konu eşyalardan bir kısmının katılana iade edildiği olayda; sanıkların çaldıkları eşyaları hakimiyet alanına geçirdikten sonra tanıklarca ve kolluk görevlilerince kesintisiz takip olmaksızın yakalandıklarının anlaşılması karşısında, hırsızlık eyleminin tamamladığı düşünülmeden, teşebbüs aşamasında kaldığının kabulü ile uygulama yapılması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş sanıklar ... ve ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.