19. Ceza Dairesi 2019/2117 E. , 2019/7541 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle;
UYAP ortamında yapılan araştırmada Dairemizin 2019/10886 Esasında kayıtlı olup aynı gün incelenerek aynı nitelikteki suçtan mahkumiyet hükmünün düzeltilerek onanmasına karar verilen Gaziantep 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/45 Esas sayılı dava dosyasında suç tarihi UYAP ortamında 05/01/2013 olarak kayıtlı ise de aslen suç tarihinin 05/01/2014 olduğu tespit edilmiş olup 5237 sayılı TCK’nun 43/1. maddesinin uygulanmasına gerek bulunmadığı anlaşılmış olmakla birlikte yine UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık hakkında 17/11/2012 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine, Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/453 (E) ve 2013/724 (K) sayılı mahkumiyet hükmü kurulan dosyasının Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 2015/24657 Esas sayılı dosyasında temyiz incelemesinde olduğunun anlaşılması karşısında;
Mümkün olması halinde Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/453 E. sayılı davası ile iş bu dava birleştirilerek, aksi halde suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp, hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nun 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
Kabule göre de,
1- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
2- Suç tarihi itibarıyla uygulanması gereken 6455 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun’un 3/18. maddesinde cezaya konu edilen eylemin ambalajlarında bandrol, etiket, hologram, pul, damga veya benzeri işaret bulunmayan tütün mamulleri, etil alkol, metanol ve alkollü içkileri üretmek, yurda sokmak, ticari amaçla bulundurmak, nakletmek, satışa arz etmek veya satmaktan ibaret olması karşısında suça konu eşyadan alınan numuneler getirtilerek ilgili işaretlerin bulunup bulunmadığının soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısı, kovuşturma aşamasında ise hakim tarafından tespit edilebilecek olmasına rağmen gerekmediği ve sanığın KEMT varakasındaki değerlere ilişkin itirazı da bulunmadığı halde soruşturma ve kovuşturma aşamalarında keşif icra edilip bilirkişi raporu alınarak yapılan yargılama giderine kendisinin sebep olmadığı gözetilmeksizin bu giderin sanıktan tahsiline karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN tebliğnameye aykırı olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 29/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.