Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/16316 Esas 2014/1973 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/16316
Karar No: 2014/1973
Karar Tarihi: 27.01.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/16316 Esas 2014/1973 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, müvekkilinin kefil olduğu bir kredi sözleşmesi nedeniyle icra takibine uğradığını ve okuma yazma bilmemesi nedeniyle sözleşmeleri imzaladığı iddiasıyla borçlu olmadığının tespitine, icra takibinin ve ipotek senedinin iptaline ve %40 tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, kefaletin geçerli olduğunu ve davacının iddialarını ispat edemediğini belirterek davayı reddetmiş ve davalı banka lehine %20 tazminata hükmetmiştir. Ancak, İİK'nın 72. maddesi gereği alacaklının menfi tespit davasında borçlu aleyhine tazminata hükmedebilmesi için ihtiyati tedbir kararı dolayısıyla alacağının tahsilinin geciktirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Somut olayda tedbir kararı olmadığından %20 tazminata hükmedilmesi isabetsiz bulunmuştur. İlgili kanun maddesi: İİK'nın 72. Maddesi.
19. Hukuk Dairesi         2013/16316 E.  ,  2014/1973 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul 16. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 23/05/2013
    NUMARASI : 2012/390-2013/339

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı yanca genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine girişildiğini, müvekkilinin sözleşmede kefil olduğunu ve davalı banka lehine taşınmazı lehine ipotek tesis ettirdiğini, okuma yazma bilmeyen müvekkilinin sözleşmeleri okumadan imzaladığını ileri sürerek icra takibine konu genel kredi sözleşmesinden ve ipotek akit senedinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, icra takibinin ve ipotek senedinin iptaline ve %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacının borcun tasfiyesine ilişkin protokol imzaladığını, ayrıca icra takibinde borcu kabul ve ödemeyi taahhüt ettiğini belirterek davanın reddine ve %40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece toplanan deliller doğrultusunda, kefaletin geçerli bulunduğu, davacının iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine ve davalı banka lehine %20 tazminata karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışındaki yerinde görülmeyen öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-İİK.nun 72.maddesi hükmü uyarınca menfi tesbit davasında borçlu aleyhine tazminata hükmedilmesi için alacaklının davayı kazanması yeterli olmayıp, ayrıca ihtiyati tedbir kararı dolayısıyla alacağının tahsilinin geciktirilmesi gerekir. Somut olayda davalı aleyhine infaz edilmiş bir tedbir kararı bulunmadığından davalı yönünden alacağın tahsilinin geciktirilmesinden söz edilemez. Açıklanan nedenlerle davacı aleyhine %20 tazminata hükmedilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin öteki temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.