Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/17547 Esas 2017/6726 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17547
Karar No: 2017/6726
Karar Tarihi: 08.05.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/17547 Esas 2017/6726 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/17547 E.  ,  2017/6726 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:


    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, boşanma davası ile hüküm altına alınan 150 TL yoksulluk nafakasının yetersiz kaldığını ileri sürerek, nafakanın aylık 750 TL"ye yükseltilmesini istemiştir.
    Davalı, asgari ücret düzeyinde geliri olduğunu, ailesinin yardımı ile geçimini sağladığını ve talep edilen nafakayı ödeyecek ekonomik gücü bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; taraflar arasındaki boşanma kararından sonra nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre önemli bir menfi değişiklik olduğu ve bu nedenle TMK"nın 4.maddesinde düzenlenen hakkaniyet ilkesi gereğince nafakanın artırılması şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.
    TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.
    Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır.
    Bana göre mahkemece, taraflar arasında görülen Çivril Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi"nin 2009/297 esas, 2010/339 karar sayılı boşanma dava dosyasının dosya içerisine alınıp incelenerek, tarafların gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olup olmadığı değerlendirilmek sureti ile, şayet tarafların durumunda olağanüstü bir değişiklik olmadığı saptanır ise yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmasına karar verilmesi gerekirken, bu yönde bir inceleme ve araştırma yapılmaksızın ve davacının gelir durumunda hangi kriterlere göre önemli bir menfi değişiklik olduğu açıklanmaksızın, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 08.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.