1. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/15689 Karar No: 2016/2162 Karar Tarihi: 24.02.2016
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/15689 Esas 2016/2162 Karar Sayılı İlamı
1. Hukuk Dairesi 2015/15689 E. , 2016/2162 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM-ESKİ HALE GETİRME
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale getirme davası sonunda, yerel mahkemece davalı ... yönünden davanın reddine; davalı ... yönünden elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne; yıkım ve eski hale getirme isteğinin ise reddine ilişkin olarak verilen karar davalı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale getirme isteğine ilişkindir. Davacı, davalı ... ve dava dışı kişiler ile birlikte paydaşı olduğu 402 ada 16 parsel sayılı taşınmazın kendisine bırakılan kısmına davalı ... ve kocası diğer davalı ..."in ev ve eklentiler inşa etmek suretiyle tecavüz ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine, yıkıma ve eski hale getirilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., çekişmeli taşınmaz üzerine iyiniyetli olarak 2002 yılında ev inşaa ettiklerini, tüm paydaşların belirlenen yerleri kullandığını, herhangibir müdahalede bulunmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Davalı ..., çekişmeli taşınmaza herhangibir müdahalede bulunmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı ... yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine; davalı ... bakımından paydaşlar arasındaki anlaşmaya aykırı davranarak davacının payına karşılık gelen (fen bilirkişi raporunda R harfi ile gösterilen) kısma müdahalede bulunduğu ancak kesin paylaşma söz konusu olmadığından arzın ayrılmaz parçası niteliğinde ve yıkımı aşırı zarar doğuran binada tüm paydaşların arzın mülkiyetine bağlı hakları bulunduğu, davacıya bırakılan sadece kullanma hakkı olduğu bu durumda yıkımı aşırı zarar doğuran muhdesat, kullanma biçimi oluşan ve davacının kullanımına terk edilen bölüme yapılsa dahil yıkılmaması salt el atmanın önlenmesine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile paya vaki müdahalenin önlenmesine; yıkım ve eski hale getirme isteğinin ise reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 9530 m2 yüzölçümlü tarla vasfındaki 402 ada 16 parsel sayılı taşınmazın paylı mülkiyet üzere olduğu, tarafların ve dava dışı ... ve ... adlı kişilerin kayden paydaşı bulundukları, davalı tarafça taşınmazın batı kısmının kullanıldığı, diğer kısımları ise davacı ile diğer paydaşların kullandığı, tarafların kabulünde olduğu gibi tüm paydaşlar arasında harici bir taksim sözleşmesi bulunduğu gibi uzun zamandan beri kullanım şekli yönünden fiili bir durumun yaratıldığı halde davacının kullanımına bırakılan (fen bilirkişi raporunda R harfi ile gösterilen 888m2 lik bölümün 149 m2 lik) kısmına ev yapmak suretiyle davalı tarafından tecavüz edildiği anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, “ahde vefa” kuralının yanında 4721 sayılı TMK. nun 2. maddesinde düzenlenen “iyiniyet” kuralı da gözetilerek davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur.Davalı ..."nın bu yönlere değinen temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine. Ne var ki, davacının kullanımına bırakılan (fen bilirkişi raporunda R harfi ile gösterilen 888 m2 lik kısım içinde davalının evinin bulunduğu 149 m2 lik) bölüm yönünden elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir. Davalı ..."nın bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedene hasren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.