MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
KANUN YOLU : TEMYİZ


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; taraflar yönünden kesin hüküm oluşturan Asliye Hukuk Mahkemesinin 06.06.2007 tarih ve 2005/76 Esas, 2007/83 Karar sayılı ilamında, tarafların tapudaki paylarına karşılık taşınmazın fen bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 300 metrekare yüzölçümündeki bölümünde davacının babası ... ile davalı ..."in birlikte paydaş olduklarının belirlendiği göz önünde bulundurularak, taşınmazın doğu, batı ve güney sınırı esas alınmak suretiyle 300 metrekare yüzölçümündeki bölümü belirlenerek bu bölümün eşit olarak davalı ... ile davacının murisi ... mirasçıları adlarına, kalan kısmın ise tespit gibi tesciline karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 111 ada 60 parsel sayılı taşınmazın 13.10.2014 havale tarihli fen bilirkişisi raporuna ekli haritasında (A) harfi ile gösterilen 300 metrekare yüzölçümündeki bölümün miras payları oranında, 1/2 payının davalı ..., 1/2 payının davacı murisi ... mirasçıları adına aynı haritada (B) harfi ile gösterilen 137,56 metrekare yüzölçümündeki bölümün tespit gibi davalılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak bozmadan önceki 01.04.2011 tarihli ilamla davanın kısmen reddine karar verilmesi nedeniyle davalılar lehine 1.100,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi ve bu hususun Yargıtay ilamında bozma nedeni olarak gösterilmemesi karşısında bunun taraflar yönünden usuli kazanılmış hak oluşturması nedeniyle son hükümle davanın yine kısmen reddedildiği ve davalılar lehine belirtilen miktardan daha az vekalet ücretine hükmedilemeyeceği göz ardı edilerek davalılar lehine 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 31/3. maddesi uyarınca 500,00 TL ücret takdir edilmesi isabetsiz olup, bozma nedeni ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın hüküm fıkrasının 7 numaralı bendinin 4. satırındaki “500” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “1.100” ibaresinin eklenmesine ve hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ilaveli olarak ONANMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine,
12.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.