
Esas No: 2014/7902
Karar No: 2014/8465
Karar Tarihi: 28.04.2014
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/7902 Esas 2014/8465 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 6. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/02/2014
NUMARASI : 2013/564-2014/149
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R
Alacaklı vekili tarafından borçlu aleyhine ilama dayalı takip başlatıldığı, İcra Müdürlüğü"nce hesap edilen borç ödeme muhtırasına karşı borçlunun İcra Mahkemesi"ne hesaplamanın ilama aykırı olduğu şikayetinde bulunduğu, Mahkemece şikayetin duruşmalı olarak yapılmasına karar verildiği, 12.12.2013 tarihli celsede, HMK 150/1. maddesi gereğince taraflarca takip edilmeyen davanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği, borçlu vekilince süresinde yenilendiği, yenilemeden sonraki 20.02.2014 tarihli celsede, şikayetçi borçlu vekilinin mazeretsiz olarak hazır bulunmaması ve davalı alacaklı vekilinin de davayı takip etmeyeceğini bildirmesi üzerine, HMK"nun 320/4 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmektedir.
İİK"nun 18/son maddesinde, İcra Mahkemesi"nin aksine hüküm bulunmayan hallerde, duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir edeceği, duruşma yapılmasının uygun görüldüğü takdirde ilgilileri en yakın zamanda duruşmaya çağıracağı ve gelmeseler bile gereken kararı vereceği belirtilmiştir.
Somut olayda borçlu vekilinin İcra Mahkemesi"ne başvuru dilekçesindeki iddiaları ilama aykırılık şikayeti niteliğindedir.
Bu durumda Mahkemece taraflar gelmese bile işin esası incelenerek gereken kararın verilmesi yerine, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeye rağmen davanın açılmamış sayılması yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK b. 297/ç) ve İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karış 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 28.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.