5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/22002 Esas 2019/7465 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/22002
Karar No: 2019/7465
Karar Tarihi: 17.04.2019

5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/22002 Esas 2019/7465 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, 5846 sayılı Kanun'a aykırılık eylemi sebebiyle mahkumiyet almış ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleştiği tarihten denetim süresi içinde yaralama suçu işleyerek hüküm almıştır. Ancak suç tarihi olan 24.09.2004 tarihinden karar tarihine kadar geçen zamanaşımı süresi dikkate alınmamıştır. Bu sebeple verilen karar, bozulmuş ve kamu davası düşürülmüştür. Kanun maddeleri ise şöyledir: 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun ilgili maddesi, 765 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/4. ve 104/2. maddeleri, 5320 Sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 Sayılı CMUK'un 321. maddesi, 5271 Sayılı CMK'un 223/8. maddesi.
19. Ceza Dairesi         2019/22002 E.  ,  2019/7465 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Sanık hakkında 5846 sayılı Kanuna aykırılık eylemiyle ilgili olarak mahkemece verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 23.11.2010 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içinde 08.12.2013 tarihinde işlediği eşi kasten yaralama suçundan kurulan hükmün kesinleşmesi ve ihbar üzerine hükmün açıklandığı, CMK’nun 231/8-c maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarih ile sanığın denetim süresi içinde yeni suç işlediği tarih arasında zamanaşımının durduğu kabul edilerek yapılan incelemede,
    Suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırlarına göre davanın lehe olan 765 sayılı TCK"nun 102/4. ve 104/2. maddelerinde öngörülen 5 yıllık olağan, 7 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi bulunması ve suç tarihi olan 24.09.2004 tarihinden karar tarihine kadar 7 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğunun gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiyle, 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddesi uyarınca KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE, 17.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.