5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/3271 Esas 2019/7428 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/3271
Karar No: 2019/7428
Karar Tarihi: 17.04.2019

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/3271 Esas 2019/7428 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın Gümrük kaçakçılığı suçundan mahkumiyetine ilişkin yerel mahkeme kararı temyiz edilmiştir. Kararda gümrük kaçakçılığı suçlarının devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisine yönelik ihlal edici nitelikte olduğu vurgulanmıştır. Ayrıca verginin devletin kamu hizmetlerinin finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına yol açabileceği, bu da kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağına işaret edilmiştir.
Kararda sanığın hakkında daha önce de aynı suç nedeniyle mahkumiyet kararı verildiği belirtilerek, bu durumda bu dava ile birleştirilerek cezanın mahsup edilmesi düşünülebileceği ifade edilmiştir. Ayrıca Anayasa Mahkemesinin bazı hükümlerini iptal ettiği 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesi nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması gerektiği vurgulanmıştır.
Kararın sonunda, hükmün 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca bozulmasına karar verilmiştir. 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken

19. Ceza Dairesi 2019/3271 E. , 2019/7428 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte vergilendirme hakkı ve mali yararlarının da ihlal edildiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerinin finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğacağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle;
UYAP ortamında yapılan araştırmada sanık hakkında 19.03.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan .... . Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/587 Esas sayılı dosyasında mahkumiyet hükmü verilerek temyiz üzerine incelenmek üzere Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 2015/27235 Esas numarasına kayıtlı olduğu;
Anılan dava ile iş bu dava mümkünse birleştirilerek, hükmün kesinleşmesi durumunda cezanın mahsup edilmesi düşünülerek suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK’nun 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
2- 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,

Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 17/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.