11. Hukuk Dairesi 2012/13062 E. , 2014/399 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
(KADIKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ)
VEKİLİ : AV. ...
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret (Kadıköy 3. Asliye Ticaret) Mahkemesi’nce verilen 05/04/2012 tarih ve 2010/728-2012/425 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin 16.12.1982 tarihinde kurulmuş olduğunu, Bursa Ticaret Sicili"nde kayıtlı olduğunu, davalı şahıs işletmesinin ise ... unvanıyla İstanbul Ticaret Sicili"ne 27.02.2006 tarihinde tescil olunduğunu, davalı tarafından müvekkilinin unvanındaki ... ibaresinin izinsiz ve haksız olarak kullanıldığını, her iki tarafın ticari unvanında ... ibaresinin bulunduğunu, bunun iltibas yarattığının açık olduğunu, unvan sahibinin izni alınmadan unvanda yer alan asıl öge sözcüğün davalı tarafından kullanılmasının TTK"nın 57. maddesi uyarınca haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek, davalının ticaret unvanında yer alan ... ibaresinin ticaret sicilinden terkinine, hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalı ile aynı alanda ticari faaliyetinin bulunmadığını, kendisinin medikal malzeme pazarlama işi yaptığını, davacının ise Bursa"da alışveriş merkezinin bulunduğunu, iştigal konularının tamamen farklı olması nedeniyle haksız rekabetin oluşmayacağını, iltibasın söz konusu olmadığını, davacının anonim şirket, davalının ise şahıs işletmesi olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının Bursa"da tekstil alanında ticari faaliyette bulunduğu, davalının ise İstanbul"da medikal malzemeler pazarladığı, tarafların ticari konularının farklı olduğu, faaliyet yerlerinin farklı olduğu, davalının davacıyla iltibas yaratacak tarzda, müşterileri kandıracak tarzda ve davacıyla bir ilgisinin bulunduğuna dair yanılgı oluşturacak tarzda faaliyette bulunduğuna dair bir iddia ve kanıt da ileri sürülmediği, davalının TTK"nın 56. ve 57. maddelerinde tanımlanan şekilde bir haksız rekabet eyleminin bulunmadığı, davacının anonim şirket, davalının ise gerçek kişi tacir olduğu, TTK"nın 43. maddedeki haksız rekabet hükümlerinin davalı hakkında uygulanamayacağı, 54. maddedeki düzenlemenin ise davalının gerçek kişi tacir olduğu hususu göz önünde tutularak yorumlanması gerektiği, davalı ile davacının farklı ticaret sicillerinde kayıtlı olduğu, davacının adı ve soyadının yanında ... unvanını kullandığı, anonim şirket olan davacının, TTK"nın 43. maddesine uygun olarak ticaret ünvanını oluşturup kullanan gerçek kişi tacir olan davalıya karşı, TTK"nın 54. maddesine dayalı olarak terkin talebinde bulunmasının hukuken mümkün görülmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
.../...
-2-
Kararı,davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve her ne kadar 6762 sayılı TTK 43. maddesine uygun olarak ticaret unvanını kullanan gerçek kişiye karşı aynı kanunun 54. maddesine dayalı olarak terkin talebinde bulunulamayacağına dair mahkeme görüşü isabetli değilse de, kararda yazılı diğer gerekçeler itibariyle ve tarafların faaliyet alanlarının da birbirinden farklı bulunmasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 04,05 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 09.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
25,20 H
21,15 PH
04,05 BH
12.02.2014-