Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/6339 Esas 2018/4507 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ..."nin, nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık ..."nun beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili; resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ..."nun beraatine ilişkin hüküm ise o yer Cumhuriyet Savcısı ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."nun suç tarihinden önceki bir dönemde beraber taşımacılık işi yaptığı katılanın borçlu olarak, kendisinin ise alacaklı olarak gözüktüğü 10/03/2008 tanzim, 01/09/2011 vade tarihli, 300.000 TL bedelli sahte tanzim ederek, bu senedi sanık ..."ye ciroladığı, sanık ..."un ise katılan ve sanık ... hakkında icra takibine başladığı, katılanın senetteki imzanın kendisine ait olmadığını belirterek imzaya itiraz etmesi neticesinde alınan ATK raporunda senetteki borçlu imzalarının katılana ait olmadığının tespit edilmesi üzerine sanıkların birlikte hareket ederek kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediklerinin iddia olunduğu olayda;
Sanık ..."nun savunmasında; katılan ile ortaklıktan ayrıldığı sırada 9 adet ticari plaka ve 6 adet otobüsü katılana devretmesi karşılığında suça konu senedi katılandan aldığını beyan etmesi karşısında; beyanının doğruluğunun tespiti bakımından, sanık adına kayıtlı ticari plaka ve araçların ve kime, ne zaman devredildiğine ilişkin kayıtların trafik tescil şube müdürlüğünden sorulmak suretiyle tespiti, sanık ..."ın katılana devir yaptığının tespiti halinde, araç bedellerinin senet miktarına karşılık gelip gelmediği hususunun irdelenmesi; ayrıca suça konu senet üzerindeki imza ve yazıların sanıklara ait olup olmadığı hususunda bilirkişi raporu alınmadığı anlaşıldığından, senetteki imza ve yazıların sanıklara ait olup olmadığı hususunda rapor aldırılması; bununla birlikte sanık ..."nin senedi takibe koyduğu icra dosyasının onaylı suretinin dosya arasına alınması ve söz konusu takibe sanık ..."ın bir itirazının bulunup bulunmadığının, takibin sanık ... açısından kesinleşmesi halinde sanık ..."un sanık ... hakkında takibe devam edip etmediğinin araştırılması ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı olup, o yer Cumhuriyet Savcısı ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.