Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1673
Karar No: 2021/344
Karar Tarihi: 01.02.2021

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2020/1673 Esas 2021/344 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2020/1673 E.  ,  2021/344 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı ... vekili Avukat Serhat Öztaş tarafından, davalılar ... ve Tolon Endrüstriyel Makinalar Tekstil Gıda San. Tic. AŞ aleyhine 04/11/2002 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/05/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1)Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2) Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Davacı vekili, Alman vatandaşı olan müvekkilinin içinde yolcu olduğu minibüs ile davalıların sürücüsü ve işleteni olduğu aracın karıştığı 10/05/2002 tarihli kazada müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını belirterek, 71.950 Euro maddi ve 120.000 Euro manevi tazminatın aynen tazminine, aynen tazmin mümkün olmaz ise tazminatın fiilen ödeneceği tarihteki T.C. Merkez Bankası döviz satış kurundan hesaplanacak Türk Lirası karşılığının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar vekilleri, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davalı sürücünün % 25 oranında kusurlu olduğu, lastiğin patlamasının 6/8 oranında kazada etkili bulunduğu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. maddesine göre işletenin sorumluluğu kusura dayalı olmadığından tazminatın tamamından sorumlu olduğu gerekçesiyle, 90.577,03 TL maddi tazminatın 22.644,25 TL"lik bölümünün davalılardan müştereken ve müteselsilen, 67.932,78 TL"lik bölümünün davalı şirketten tahsiline, 30.000,00 TL manevi tazminatın 7.500,00 TL"lik bölümünün davalılardan müştereken ve müteselsilen, 22.500,00 TL"lik bölümünün davalı şirketten 10/05/2002 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline dair verilen ilk kararın davalı şirket vekilince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 10/02/2014 tarihli, 2013/2499 esas ve 2014/1440 karar sayılı ilamıyla, davalı şirketin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, davacının maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurumundan rapor alınıp bu raporda tespit edilecek maluliyet oranı ve geçici iş göremezlik süresi nazara alınarak tazminatın hesaplanması için ek rapor alınması ve davacı yararına takdir olunan manevi tazminatın fazla olması nedeniyle hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği belirtilerek karar bozulmuştur.
    Yerel mahkemece bozmaya uyulmuş, Adli Tıp Kurumundan alınan 23/10/2017 tarihli rapor ile davacının % 32 oranında meslekte kazanma gücünden kaybettiği, kaza tarihinden itibaren 3 aya kadar iyileşme süresinin uzayacağı tespit edilmiş, bu tespit üzerinden ve davalının % 75 kusuruna göre hesaplama yapan bilirkişinin 03/05/2018 tarihli kök ve 03/01/2019 tarihli ek raporu benimsenerek; 44.331,55 TL maddi tazminatın 11.082,88 TL"lik
    bölümünün davalılardan müştereken ve müteselsilen, 33.248,66 TL"lik bölümünün davalı şirketten, 15.000,00 TL manevi tazminatın 7.500,00 TL"lik bölümünün davalılardan müştereken ve müteselsilen, 7.500,00 TL"lik bölümünün davalı şirketten olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
    Bozma öncesi verilen hükümde mahkemece işleten sıfatıyla davalı şirketin olayda % 100 kusurlu olduğu benimsenerek hüküm kurulmuş ve bu husus bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşmiştir. Bozma sonrası verilen hükmün gerekçesinde de davalı şirketin % 100 oranında kusurlu kabul edilmesine karşın, % 75 kusur oranına göre hesaplama yapan bilirkişinin raporları hükme esas alınarak maddi tazminata hükmedilmesi doğru olmamıştır.
    Şu halde mahkemece, davalı işletenin % 100 oranında kusurlu olduğunun kabulü ile kusur indirimi yapılmadan belirlenen maddi zararın tamamına hükmedilmesi gerekirken, kesinleşen kusur oranına aykırı olarak hüküm kurulması usul ve yasaya uygun düşmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    b) Davacı dava dilekçesinde, kaza sonrası Almanya’daki hastalık sigortasının en fazla 18 ay süresince ödeme sorumluluğu bulunduğunu, normal maaşı ile sigortadan aldığı maaş arasında fark olduğunu, 18 ay sonunda malulen emekli olmasının kuvvetle muhtemel olduğunu belirterek kazanç kaybı isteminde bulunmuştur. Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden; Alman vatandaşı olan ve bir şirkette yönetici olarak aylık net 1.664,38 euro ücretle çalışan davacının iş göremezliği nedeniyle kazadan sonra emekli edilerek Almanya Federal Sigorta Kurumu tarafından 01/12/2002 tarihinden başlamak üzere geçici kaydıyla emekli aylığı bağlandığı, 01/12/2002 – 30/11/2003 tarihleri arası geçmiş dönem birikmiş maaşı olarak 8.894,16 Euro ve 01/12/2003 tarihinden itibaren aylık 793,47 Euro maaş ödendiği anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan 03/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda ise davacıya Alman Federal Sigorta Kurumu tarafından 10/05/2002 – 31/12/2003 arası dönem için geçici iş göremezlik ödemesi olarak yapılan 27.967,70 euro ve tedavi yardımı olarak 1.290,52 euro olmak üzere toplam 29.258,22 euro ödemenin maddi tazminat alacağından mahsup edildiği görülmektedir.
    Hükme esas alınan raporda, davacının kaza sonucu erken emekli olması sebebi ile 1.664,38 euro olan maaşının 793,47 euroya düştüğü, 2002 ve 2003 yılları arasında davacıya Alman Sağlık Kasası tarafından yapılan geçici iş göremezlik ödemesi nedeniyle herhangi bir zararı olmadığı, emekli olması sebebiyle maaşında düşüş meydana geldiği, erken emeklilikten kaynaklı olan eksik maaş zararının 1778 gün karşılığı olarak hesaplandığı belirtilmesine karşın, davacıya yabancı ülkede kendi çalışmasından kaynaklı sigortasından yapılan bu ödemelerin maddi tazminat hesabından mahsubu suretiyle hesaplama yapılması ve mahkemece bu rapor benimsenerek hüküm tesisi doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2-a,b) sayılı bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davacının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 01/02/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi