11. Hukuk Dairesi 2013/10478 E. , 2014/275 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL 24. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/12/2012
NUMARASI : 2011/162-2012/302
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 24. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26.12.2012 tarih ve 2011/162-2012/302 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin uluslararası taşıma işi ile uğraştığını, davalıya verdiği Almanya-Türkiye arası taşımacılık hizmeti karşılığı 19.768,24 TL alacaklı olduğunu, bu borcun ödenmemesi üzerine icra takibine geçildiğini, ancak takibin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek; takibin devamına ve % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, icra takibine ve davaya konu edilen faturanın kendilerine ulaştırılmadığını, böyle bir kaydın defterlerinde olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, taraflar arasında yazılı bir taşıma sözleşmesi bulunmaması sebebi ile davacının taraflar arasındaki sözleşmeyi ispatlaması gerektiği, davacının sırf faturayı defterlerine kaydetmesinin davacının fatura konusu hizmeti verdiğini ispatlamayacağı, davacının delil listesinde kendi ticari defterlerine dayandığı, davalının ticari defterlerine dayanmadığı, CMR"den kaynaklanan taşıma senetlerinin dosyaya delil olarak sunulmadığı gibi, taşımayı yapan araçların davacı tarafa ait olduğuna ilişkin de herhangi bir delil sunulmadığı, davacının sunduğu fatura ve gümrük beyannamelerinde davacı şirketin isminin geçmediği, gümrük beyannamelerinde ve tır karnelerinde taşımayı yapan firmanın dava dışı G. Taşımacılık ve Tic. Ltd. Şti. olarak geçtiği, davacının fatura konusu alacağı kendisine ait olduğunu ispatlayabilmesi için öncelikle taşımayı kendisinin yaptığını ispatlaması gerektiği, oysa taşımayı davacı şirketin yaptığına dair bir delil sunulmadığı ve sunulan delillerde taşımayı dava dışı Gamatrans"ın yaptığının görüldüğü, davacı taraf Gamatrans"ın alt taşıyıcı olduğunu daha sonradan iddia etmiş ise de buna ilişkin de her hangi bir delil sunulmadığı, davacının son ispat vasıtası olarak yemin deliline başvurduğu ve davalının davacı ile aralarında ticari bir ilişki bulunmadığı hususunda yemin ettiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, navlun alacağının tahsili amacıyla girişilen icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, davacı taraf davayı ispat zımmında dava konusu taşımayla ilgili davalının kısmi ödeme yaptığına ilişkin banka dekontları ile teslim formu, kara yolu ithalat çıkış ihbarnamesi, tır karnesi, gümrük beyannamesi, mailler ve faturalara dayanmıştır. Mahkemece bu deliller ve özellikle de 25.08.2011 işlem tarihli Yapı Kredi Bankası EFT gelen mesajları dekontunda yer alan "5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2010/241 kısmi ödeme" şeklindeki ibare değerlendirilmeksizin ve bu delillere neden itibar edilmediğinin dayanak ve gerekçeleri gösterilmeden davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 08/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.