13. Hukuk Dairesi 2014/12841 E. , 2014/12703 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı, davalı banka şubesinden konut kredisi kullandığını, kullandığı konut kredisi sırasında davalı bankaca dosya masrafı ve yapılandırma masrafı adı altında 6.247,00 TL kesinti yapıldığını ileri sürerek haksız şekilde alınan toplam 6.247,00 TL"nin kesinti tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 5.242,52 TL."nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm her iki tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının ve davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Somut olayda davacı taraf ödeme tarihinden itibaren avans faizi talebinde bulunmuştur. Taraflar arasındaki sözleşmenin niteliği talep edilecek faizin türü ve faizin hangi tarihten itibaren istenebileceğini açıklığa kavuşturmak zorunludur. Taraflar arasındaki tüketici işlemi tüketici kredi sözleşmesi mahiyetindedir. Yapılan sözleşmede banka kredi veren tüketici kredi alan konumundadır. Yeni ... 19 madde hükmü ve Eski ... 21. Madde hükmü uyarınca tacir olan bankanın borçlarının ticari olması asıldır. Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça diğer taraf içinde ticari iş sayılır. Buna göre yapılan sözleşme banka yönünden ticari iş niteliğindedir. Bu nedenle yapılan sözleşme tüketici yönünden de ticari sayılır. Ticari iş niteliğinde olan sözleşmelerde taraflar 3095 sayılı Kanun 2/2 madde hükmü uyarınca avans faiz talep edebilir. Bu nedenle başlatılan icra takibinde tüketicinin avans 2014/12841-12703
faiz talebinde bulunması usul ve yasaya uygundur. Aksine uygulama yani yapılan işi sadece banka yönünden ticari iş kabul ederek tüketicinin açacağı davalarda avans faiz talep edemeyeceği sadece yasal faiz talep edilebileceğini kabul etmek Tüketici Kanununun temel ilkelerine ve hukukun temel ilkelerine ayrıca hakkaniyet ve dürüstlük kurallarına açıkça aykırılık oluşturur. Davacı, dava dilekçesinde alacağına avans faizi uygulanmasını talep ettiğinden, mahkemece hükmedilen alacağa avans faizi uygulanması gerekirken, yasal faiz uygulanmış olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan..."ye göre Tüketici Mahkemelerinde takip edilen davalar için maktu vekalet ücreti 660 TL. olarak belirlenmiştir.Aynı tarifenin 12/1. maddesine göre; "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir."hükmü getirilmiştir.
Davanın kabul edilen miktarı üzerinden tarifenin 3. kısmına göre hesaplanan ücretin, maktu vekalet ücretinin altında kalması nedeniyle, davacı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde 1.320,00 TL. vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, BOZMAYI gerektirir. Ne var ki bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan 1. bent gereğince tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenle davacının temyiz itirazının kabulü ile temyiz olunan hükmün karar bölümünün ( 2 ) no’lu bendinde yer alan "yasal faiziyle birlikte “ ibaresinin hükümden çıkarılmasına; yerine aynen "avans faiziyle birlikte” ibaresinin yazılmasına, 3.bentte açıklanan nedenle davalının temyiz itirazının kabulü ile temyiz edilen kararın “Hüküm” başlıklı bölümünün (6) no’lu bendinde yer alan “Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 1320,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin karardan çıkarılarak yerine "Karar tarihinde yürürlükte bulunan ... gereğince 660 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 21.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.