7. Hukuk Dairesi 2015/41255 E. , 2016/1878 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi süresi içinde davalı vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 02.02.2016 Salı günü belirlenen saatte davalı... Kurumu Genel Müdürlüğü vekili Av.... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Gelenin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafın sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. Gereği görüşüldü:
1- Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Davacı vekili, davalıya ait Gemi Söküm Şantiyesi işyerinde 11/06/2013 - 30/05/2014 tarihleri arasında alt işveren ... Ltd Şti bünyesinde saha sorumlusu olarak çalıştığını, günlük net 100,00 TL yevmiye aldığını, çalışmalarının bir kısmının gerçek ücret üzerinden, bir kısmının ise asgari ücret üzerinden kuruma bildirildiğini, iş akdinin davalı işverence haklı sebep olmaksızın ve bildirim önellerine uyulmadan feshedildiğini, ücretlerin düzenli olarak ödenmediğini, 2013 yılı Haziran ayı ile 2014 yılı Mayıs ayları arasında 30.100,00 TL ücret hak ettiği halde 7.224,87 TL ödeme yapıldığını, bakiye 22.875,13 TL ücret alacağı olduğunu ileri sürerek ihbar tazminatı ile aylık ücret alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının kendi kurumlarının işçisi olmadığını, ihale ile iş alan yüklenici firmanın işçisi olduğunu, bu sebeple davalı kuruma karşı açılan davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, davalının asıl işveren olmayıp ihale makamı olduğunu, ihale edilen işin de anahtar teslimi iş kapsamında olduğunu ve bu sebeple İş Kanunu"nun 36. maddesi gereği sadece işçilere karşı son 3 aylık ücret alacaklarıyla sorumluluğunun sınırlı olduğunu, davaya konu sözleşmenin belirli süreli olduğunu, ödemelerin banka aracılığıyla yapıldığını, davacının imzasına havi ücret bordrolarından anlaşılacağı üzere tüm alacaklarını aldığını, davacının ücretinin tespiti yönünden yapılacak ücret araştırmasında sendikadan değil Hurdacılar Odası"ndan ücret araştırmasının yapılması gerektiğini beyanla davanın reddini istemiştir.
İhbar olunan şirket vekili, davacının ücretinin 3000,00TL olduğunu, bunun asgari ücret kısmının banka kanalı ile geri kalanının banka hesabına yatırılarak ödendiğini, bunun sundukları belgelerle sabit olduğunu, ayrıca ibraname imzalayarak işvereni ibra ettiğini, iş sözleşmesinin belirli süreli olması nedeni ile ihbar tazminatı talep edemeyeceğini beyan etmiştir.
Mahkemece davalı kurumun asıl işveren olduğu, iş sözleşmesinin belirli süreli kabul edilemeyeceği, bu nedenle ihbar tazminatına hak kazandığı ayrıca bilirkişi raporuna hesap edilen ücret alacağının bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacının ödenmeyen aylık ücret alacağı ihtilaflıdır.
Davacı vekili, davacının 2013 yılı Haziran ayı ile 2014 yılı Mayıs ayları arasında 30.100,00 TL ücret hak ettiği halde 7.224,87 TL ödeme yapıldığını, bakiye 22.875,13 TL ücret alacağının tahsilini talep etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının aylık ücreti günlük net 90,00 TL, brüt 125,86 TL kabul edilerek 2013 yılı 6. ve 7"nci ay bordroları imzalı olduğundan 2013 yılı 8 inci aydan itibaren davacının kabulünde olan ödemelerin mahsubu ile net 16.711,78 TL brüt 23.376,06 TL hesap edilmiş, mahkemece talep kadarı hüküm altına alınmıştır. Ancak ihbar olunan şirket vekili davacının ücretinin asgari ücret kısmının banka kanalı ile ,geri kalan kısmının elden ödendiğini ileri sürmüş ve davacıya elden ödeme yapıldığına dair bazı ödeme belgeleri sunmuştur. Bilirkişi ödemelerin banka kanalı ile yapılması gerektiğinden bahisle bunlara itibar edilemeyeceğini belirtmiş ise de, bu belgelerin asılları getirtilmeli, davacıdan bunlara karşı diyeceği sorulup sonucuna göre bu belgelerde yazılı miktarların ödenip ödenmediği konusunda bir değerlendirme yapılarak çıkacak sonuca göre karar verilmelidir.
O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf yararına takdir olunan 1.350,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 02/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.