Beden veya ruh sağlığı bozulacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2015/7083 Esas 2015/11445 Karar Sayılı İlamı

Tebliğname No : 14 - 2015/268760
MAHKEMESİ : Siirt Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 04.07.2014
NUMARASI : 2013/243 Esas, 2014/227 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığı bozulacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma

İlk derece mahkemesince verilen hükümlerin sanıklar müdafii Avukat M... V... G... tarafından duruşmalı temyiz edilmesi üzerine; dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle, 11.03.2015 Çarşamba saat 13.30’a duruşma günü tayin olunarak sanıklar müdafiine çağrı kağıdı gönderilmişti.
Yapılan tebligat üzerine sanıklar müdafiin gelmediği, ayrıca bir talepte de bulunmadığı görülmekle Dairemizin 17.03.2015 tarihli kararı ile incelemenin duruşmasız yapılmasına ve tespit edilen eksikliklerin ikmali için dosyanın tevdiine karar verildiği, bu karardan sonra 26.10.2015 havale tarihli dilekçe ile sanıklar müdafii olduğunu bildiren Avukat K... F... tarafından duruşma gününün bildirilmesi talep edilmiş ise de, yeniden duruşma günü tayin edilmesini gerektirecek haklı bir mazeret bildirilmediği anlaşıldığından, DURUŞMASIZ inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek dosya incelendi.
5271 sayılı CMK"nın 260/1. maddesine göre, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, suçtan zarar gören Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı vekilinin 11.12.2013 havale tarihli dilekçeyle katılma talebinde bulunduğu ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 gün ve 2010/9-149 Esas, 2010/205 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere kurumun katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı anlaşılmakla, CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının katılan, Av. M.. A.."nun katılan vekili olarak kabul edilmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
MERNİS doğum tutanağına göre hastane doğumlu olmayan mağdurenin kemik grafileriyle birlikte Adli Tıp Kurumuna gönderilerek, gerçek yaşının bilimsel olarak saptanmasından sonra sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, mağdurenin kemik yaşının onaltı yaş ile uyumlu olduğunu bildirmesine karşılık suç tarihlerindeki yaşına ilişkin hiç bir açıklama içermeyen Siirt Devlet Hastanesinin 06.02.2014 tarihli raporu ile yetinilmek suretiyle eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Sanıklar haklarında nitelikli cinsel istismar suçundan kurulan hükümlerde 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca yapılacak arttırımın 103/2. maddesi ile bulunan ceza üzerinden hesaplanarak, 103/6. madde ile belirlenecek cezaya eklenmesi gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılmak suretiyle eksik ceza tayini,
Sanıkların kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu çocuk olan mağdureye karşı işlemeleri nedeniyle TCK"nın 109/1. maddesi gereğince belirlenen temel cezalarının koşulları oluştuğu halde aynı Kanunun 109/3-f. maddesi ile arttırılmaması neticesinde eksik cezaya hükmedilmesi,
5237 sayılı TCK"nın 61/5. maddesinde gösterilen sıralamaya uygun olarak aynı Kanunun 109/1, 109/3-f, 109/5. maddeleri uyarınca ceza belirlendikten sonra 43/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Hükümlerden sonra Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafii, sanık O... ve katılan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.