14. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/2125 Karar No: 2010/3415 Karar Tarihi: 29.03.2010
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/2125 Esas 2010/3415 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2010/2125 E. , 2010/3415 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.04.2009 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 03.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, 101 ada 348 parsel sayılı taşınmazını “U” şeklinde çevreleyen ve kadastro öncesi tapusuz olan 737 parsel sayılı taşınmazın bu kullanım şekline göre oluşturduğu ev, ahır ve diğer müştemilatının çıkış kapılarının davaya konu 737 parsel tarafında olmasından dolayı davalı ..."ı hasım göstererek geçit hakkı kurulması isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davacının yolunun mevcut olduğu geçit ihtiyacının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesine dayanılarak açılmış geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Dosyada mevcut 27.4.2009 tarihli ve 548 sayılı Tapu Sicil Müdürlüğü yazısı ekindeki tapu kaydına göre aleyhine geçit tesis edilen 737 parsel numaralı taşınmazın dava açıldığında ve yargılama sırasında Hazine adına kayıtlı olduğu görülmektedir. Husumet yöneltilen davalı ..."ın taşınmazın mülkiyet hakkını kazandığı belirtilmiş ancak taşınmaz tapuda adına tescil edilmemiştir. Bu durumda ... hakkında ki davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek davacının geçit ihtiyacının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiş isede mahkemece davanın reddine karar verildiğinden, sonucu itibarı ile doğru olan hükmün onanmasına karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 29.03.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.