12. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/4627 Karar No: 2017/13315 Karar Tarihi: 31.10.2017
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/4627 Esas 2017/13315 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2017/4627 E. , 2017/13315 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 06/02/2017 tarih, 2016/26590 Esas - 2017/1214 Karar sayılı Daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkikinin davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı banka borçlu şirket aleyhinde üst sınır ipoteğine dayalı olarak ilamlı icra takibi yaptığı, borçlu şirketin diğer şikayetleri yanında hesap kat ihtarnamesine yasal sürede itiraz etmeleri nedeni ile İİK"nun 150/ı maddesi uyarınca borçunun olmadığını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemenin Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 18/03/2014 tarih 2013/16831 Esas-2014/4507 Karar sayılı bozma kararı doğrultusunda yaptığı incelemede ispat yükü kendisine düşen alacaklı bankanın süresi içinde alacağını ispat etmesi için gerekli banka defter ve kayıtlarını mahkemeye ibraz etmediği için takibin iptaline karar verildiği ve kararın 15/12/2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Maddi anlamda kesin hükmün, bu hükme taraf olmayan kişinin açtığı ikinci davada güçlü delil sayılması bu nitelikte olmayan kesinleşmiş icra mahkeme kararları için söz konusu değildir. Bu karar ipotekle temin edilen alacakla ilgili maddi anlamda kesin hüküm oluşturmasa da takip hukuku yönünden alacaklı hakkında hüküm ve sonuç doğurur. İcra mahkemesi alacaklının takibe konu alacağını İİK 150/ı maddesi koşullarında ispatlayamaması nedeniyle takibin iptaline karar vermiş olup bu karar usule değil esasa ilişkindir. Bu nedenle alacaklının aynı alacak ve ipoteğe dayalı olarak ipotek veren yeni maliki de borçlu ile birlikte takipte taraf göstermek sureti ile yeniden mükerrer olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapması mümkün değildir. İcra mahkemesinin ipoteğe konu alacakla ilgili bu kararı maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğinden ipoteğe konu alacakla ilgili olarak genel mahkemelerden karar alarak borçlu aleyhinde takip başlatabilir. İkinci kez başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibin, ipotek veren yeni malikin şikayeti üzerine iptaline karar verilmesi bu nedenlerle sonucu itibariyle doğrudur. Düzeltilmesi istenen Yargıtay ilamıyla bunda atıf yapılan mahkeme kararında yazılı gerekçeler ve dosyada mevcut belgeler karşısında karar düzeltme isteği yerinde görülmediği gibi HUMK"nun 440. maddesinde yazılı dört halden hiç birine de uymadığından İİK"nun 366. ve HUMK"nun 442. maddeleri uyarınca (REDDİNE), takdiren 275,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınmasına, 65,40 TL karar düzeltme harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın karar düzeltme isteyenden tahsiline, 31/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.