
Esas No: 2015/4104
Karar No: 2016/111
Karar Tarihi: 11.01.2016
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/4104 Esas 2016/111 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 12 - 2014/281926
Mahkemesi : İstanbul Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 29/05/2014
Numarası : 2014/115 – 2014/228
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bozma ilamına uyularak yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5271 sayılı CMK"nın 142/1-a maddesinde karar veya hükümlerin kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her halde karar ve hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde tazminat isteminde bulunulabileceğinin hüküm altına alındığı, bu kapsamda tazminat talebinin dayanağı olan Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.11.2011 tarih, 2007/207 esas, 2011/241 karar sayılı dosyasından getirtilmiş olan 18.11.2011 havale tarihini taşıyan onaysız temyiz dilekçesinde, diğer bir kısım sanıklarla birlikte davacı (sanık) hakkında verilen beraat hükmünün, lehe vekalet ücretine hükmedilmediği gerekçesi ile temyiz edildiğinin anlaşılması buna karşın, aynı şekilde davacı (sanık) da dahil bir kısım sanıklar müdafii Avukat O... K...’ın isteği üzerine düzenlendiği belirtilen 20.12.2011 düzenleme tarihli ‘’BELGE ‘’ başlıklı onaysız evrakta hükmün diğer bir kısım sanıklar ile birlikte davacı (sanık) hakkında 23.11.2011 tarihinde kesinleştiğine ilişkin yazı örneği birlikte değerlendirildiğinde ve temyiz sonucuna ilişkin olarak Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden yapılan incelemede, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 9-2013/181672 nolu tebliğnamesi ile halen Yargıtay 16. Ceza Dairesi arşivinde bulunduğu anlaşılan ceza dava dosyasında, tebliğname içeriğine göre davacı (sanık) hakkında verilen beraat hükmü yönünden leh veya aleyhe yapılmış bir temyiz talebi bulunmadığı anlaşılmakta ise de, dosyaya sunulmuş olan belgelerdeki çelişkinin giderilmesi ve beraat hükmünün kesinleşip kesinleşmediğinin kesin olarak tespit edilmesi açısından, dava tarihinde tazminat davasına esas teşkil eden ceza dava dosyasında verilen beraat hükmüne ilişkin olarak leh ve aleyhe yapılmış bir temyiz veya temyizden vazgeçme talebinin bulunup bulunmadığının ilgili mahkemenin temyiz kayıt defteri ile diğer kayıtları üzerinden araştırılıp varsa ilgili belgelerin aslı veya onaylı suretleri getirtilip, davacı (sanık) hakkında verilen beraat hükmünün kesinleşip kesinleşmediği ve hangi tarihte kesinleştiği araştırılıp, kuşkuya yer vermeyecek ve Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde belirlenmesinden sonra, tazminat davasının yasal süresinde açılıp açılmadığının saptanması ve sonucuna göre davacının hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Hüküm duruşmasında hazır bulunduğu anlaşılan Cumhuriyet savcısının isim ve sicil bilgilerinin duruşma zaptı ve gerekçeli karar başlığına yazılmaması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 220/1-c ve 232/2-b maddelerine aykırı davranılması,
3-Gerekçeli karar başlığında, ""dava"" yerine ""suç"", dava tarihi"" yerine, ""suç tarihi ve saati"" ile ""suç yeri"" ibarelerine yer verilmiş olması,
İsabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 11.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.