KARAR Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanık müdafiinin son celse, lehe olan hükümlerin uygulanmasını talep ettiğinin anlaşılması karşısında, mükerrir olan sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezalarının, TCK"nın 50/1. maddesinde belirtilen, adli para cezası dışındaki diğer seçenek yaptırımlara çevrilip çevrilmeyeceğinin tartışılmaması, 2-Sanığın adli sicil kaydında yer alan geçmiş hükümlülüklerinden, en ağır yaptırımı içeren ilamım tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmüş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK"nın 326/son madddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/06/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.