11. Hukuk Dairesi 2013/10508 E. , 2014/146 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
VEKİLİ : AV. ...
VEKİLİ : AV. ... ÜYÜMEZ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 18/03/2013 tarih ve 2013/27-2013/86 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin "... 1970+şekil" ibaresini 16. ve 41. mal/hizmet sınıfında marka tescil başvurusunda bulunduğunu, davalı TPE"nin daha önce tescilli bulunan “HİSAR OFSET TİPO+şekil", "HİSAR", "HİSAR+şekil” ibareli markaları tescil engeli sayarak başvuruyu reddettiğini, müvekkiline ait başvurunun redde dayanak markalar ile ayırt edilemeyecek derecede benzer olmadığını, redde dayanak markaların mal/hizmet sınıflarının ve marka sahiplerinin ticari faaliyetlerinin farklı olduğunu, markanın kullanımla ayırt edici nitelik kazandığını ileri sürerek, TPE YİDK"nın ilgili kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPE vekili, kurum işlem ve kararlarının yerinde olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar Dairemizin 03.10.2012 tarih, 2011/8649 E, 2012/14968 K sayılı ilamı ile bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davacı marka başvurusu ile davalı markaları arasında 556 sayılı KHK m 7/1-b uyarınca ilk bakışta fark edilemeyecek derecede benzerlik bulunmadığı, TPE"nin marka başvurusu henüz yayına çıkmadan ve itiraz gelmeden önce sanki 556 sayılı KHK m.8/1-b kapsamında inceleme yapıyormuşscasına değerlendirme yapmasının doğru olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 07.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
25,20 H
24,30 PH
00,90 BK-14.01.2014