5. Hukuk Dairesi 2018/7537 E. , 2019/13814 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu
KONU : 5235 sayılı Kanunun 35/3 Maddesi Gereğince Uyuşmazlığın Giderilmesi
Talep; Ankara, İzmir, İstanbul, Gaziantep, Samsun ve Erzurum Bölge Asliye Mahkemeleri Hukuk Dairelerinin aynı konuya ilişkin kesin nitelikli kararları arasında uyuşmazlığın 5235 sayılı Kanunun 35/3 maddesi uyarınca giderilmesi istemine ilişkindir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Başkanlar Kurulunca; Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesinden verilen kararların kesin nitelikte olmadığını, bu nedenle farklı bölge adliye mahkemesi dairelerinin kesin kararları arasında uyuşmazlık bulunmasının söz konusu olmadığı bildirilmiştir.
Yapılan incelemede; talep eden ... vekilinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi dışındaki diğer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairelerinin kesin kararlarında 2942 sayılı Kanun gereğince kamulaştırma yapan idarelerce açılan bedel tespit ve tescil davalarında davanın kabulü halinde davacı idare lehine vekalet ücretlerine hükmettikleri, veya vekalet ücretine hükmeden ilk derece mahkemesi kararlarına karşı istinaf talebinin esastan reddine karar verdikleri halde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesinin Anayasa Mahkemesi kararına ve Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin kararına rağmen kesin kararlarında 6100 sayılı HMK"nın 323 ve 2942 sayılı Kanunun 29.maddesini gerekçe göstererek davacı idare lehine vekalet ücreti verilmeyeceğine hükmettiğini, dolayısıyla farklı Bölge Adliye Mahkemesi hukuk dairelerinin kesin kararları arasında uyuşmazlık bulunduğunu ileri sürerek 5235 sayılı Kanunun 35/3 maddesi uyarınca Yargıtay"a başvurulması talebiyle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kuruluna başvurmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulunca, uyuşmazlık olduğu ileri sürülen 14. Hukuk Dairesinin bildirilen kararlarının esastan kesinleşmediğini bu nedenle kesin kararlar arasında uyuşmazlıktan söz edilemeyeceğini, zira 14. Hukuk Dairesi"nin 2017/2473-2298 sayılı kararının ilk derece mahkemesine gerekçesizlikten geri gönderme kararı olduğunu, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi veya hükmedilmemesi yönünden esastan kesin olarak verilmiş bir kararın bulunmadığını, aynı dairenin 2017/345-298 sayılı kararında da maktu vekalet ücretine hükmedilmesi veya hükmedilmemesi yönünden kararın istinafa getirilmediğini, diğer yönlerden ise istinaf talebinin esastan reddine karar verildiğini, bu durumda ... vekilinin dilekçesinde ileri sürdüğü gibi 5235 sayılı Kanunun 35/3 maddesi anlamında farklı Bölge Adliye Mahkemesi dairelerinin kesin kararları arasında 2942 sayılı Kanun uyarınca kamulaştırma yapan idarenin açtığı bedel tespit ve tescil davalarında davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi konusunda uyuşmazlık bulunduğunun kabul edilemeyeceği, 5235 sayılı Kanunun 35/3 maddesindeki şartların bulunmadığı kanaatine varılarak, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname"nin 92.maddesi ile değişik 5235 sayılı Kanunun 35/3 maddesi uyarınca Yargıtay 5. Hukuk Dairesine başvurulmasına karar verilmiştir.
5235 sayılı yasanın 35/3 maddesine göre “Re"sen veya bölge adliye mahkemesinin ilgili hukuk veya ceza dairesinin ya da Cumhuriyet başsavcısının, Hukuk Muhakemeleri Kanunu veya Ceza Muhakemesi Kanununa göre istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların, benzer olaylarda bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında ya da bu mahkeme ile başka bir bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında uyuşmazlık bulunması hâlinde bu uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, kendi görüşlerini de ekleyerek Yargıtaydan bu konuda bir karar verilmesini istemek,” başkanlar kurulunun görevleri arasında düzenlenmiştir.
Aynı konuya ilişkin verilen ve talep eden tarafından çelişkili olduğu iddia edilen Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesinin 2017/2473 -2298 E/K sayılı kararın incelenmesinde; davacısının ... olduğu, davanın bedel tespit ve tescil davası olduğu, davalı Elmas Uygun vekilinin temyizi üzerinde yapılan incelemede, davalının idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden bahisle istinafa geldiği, istinaf ilk derece mahkemesinin kararının yetersiz gerekçe nedeniyle HMK 353/1-a/6 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve mahkemesine iadesine karar verildiği, bu kararın yargılamayı sona erdiren bir karar olmadığı, bildirilen kararın esastan kesinleşmediği anlaşılmıştır.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi kararları kesin nitelikte olmadığından, diğer bölge adliye mahkemelerinin kesin nitelikli kararları arasında giderilmesi gereken bir uyuşmazlık bulunmadığından herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına, 10/07/2019 oy birliği ile karar verilmiştir.