Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/11879
Karar No: 2014/8159
Karar Tarihi: 25.04.2014

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2013/11879 Esas 2014/8159 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2013/11879 E.  ,  2014/8159 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Antalya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 26/12/2012
    NUMARASI : 2012/748-2012/1493

    S.. E.. ile S.. D.. aralarındaki mirasın reddi davasının reddine dair Antalya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi"nden verilen 26.12.2012 gün ve 748/1493 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    KARAR

    Talepte bulunan vekili, mirasbırakan S.. D.."ın 09.01.2012 tarihinde öldüğünü, geriye 2010 doğumlu çocukları S.. Ç.. D.. ile D.. S.. D.."ın mirasçı olarak kaldığını, talepte bulunanın küçüklere vasi olarak atandığını, mirasbırakan S.. D.."dan küçüklere intikal edecek terekenin halihazırda ne durumda olduğunun taraflarınca bilinememesi nedeniyle terekenin borca batık olması halinde küçük çocukların hukuki hak ve menfaatlerini korumak amacıyla mirası reddetme durumları söz konusu olabileceğini açıklayarak, mirası ret sürelerinin Kadıköy 2 Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2012/42 esas sayılı terekenin tespiti ve defter tutulmasına ilişkin davada hüküm verilinceye kadar uzatılmasına karar verilmesini talep etmiştir
    Mahkeme, Antalya 1 Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2012/60 esas sayılı tereke dosyası nedeniyle, MK 627 maddesine göre resmi tasfiye ve defter tutma sırasında mirasçılardan her birinin MK"nun 626 maddesi gereğince yapılan çağrı ile tanınan süre içinde mirası reddettiğini veya resmi tasfiye istediğini ya da deftere göre kayıtsız şartsız kabul ettiğini beyan edebileceğini, mirasçının böyle bir hakkı olduğuna göre mirası kayıtsız ve şartsız reddetmesinin çocuğun menfaatine uygun olmadığını ve tasfiye sonunda tereke alacağı varsa önceden kayıtsız şartsız reddetmenin menfaate aykırı olacağını öte yandan vesayet makamından tensipte 5 numarada belirtildiği üzere husumet izni alınmadığını gerekçe göstererek davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde talepte bulunan vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Talepte bulunan vekili, dava dilekçesinin üçüncü bendinde açıkladığı nedenlerle mirasbırakanın ölümünden itibaren 1 ay içerisinde terekenin defterinin tutulmasının istenemediğini açıkladıktan sonra, dava dilekçesinin dokuzuncu bendinde mirasbırakanın ortak olduğu şirketlerin mali durumu, borç ve alacak dengesi taraflarınca bilinemediğinden terekenin tespiti ve defter tutulması istemi ile Kadıköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2012/42 esas sayılı dosyasında dava açıldığını ve açılan davanın tensip aşamasında olduğunu belirtmiştir. Hal böyle olunca istem, 4721 sayılı TMK"nun 619. maddesine dayalı ve 1 aylık hak düşürücü süre içinde açılması zorunlu olan terekenin resmi defterinin tutulması istemine ilişkin olmayıp 4721 sayılı TMK"nun 590 maddesine dayalı, terekenin ihtiyati tedbir niteliğinde defterinin tutulmasına ilişkindir. Küçüklerin vasisi tarafından Kadıköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2012/42 esas sayılı dosyasında açılan tereke tespiti ve defter tutulması davası terekenin ihtiyati tedbir niteliğinde defterinin tutulmasına ilişkin olduğuna göre defter inceleme süresi bittikten sonra mirasçıların, 1 ay içinde Sulh Hakimi tarafından beyan vermeye davet edilmeleri ve seçimlik haklarından birini kullanmaları söz konusu değildir.
    Açıklanan nedenlerle Mahkemenin ret gerekçesi yerinde değildir. Kaldı ki dava dilekçesinden ve davacı vekilinin aşamalardaki beyanlarından talebin 4721 sayılı TMK"nun 615. maddesine dayalı mirasın reddi süresinin uzatılması istemine ilişkin olduğu açıktır. Bu durumda, Mahkemece yapılacak iş, talepte bulunana ret süresinin uzatılmasını gerektiren önemli sebeplerini açıklaması ve buna ilişkin delillerini sunması için imkan ve süre tanımak, ret süresinin uzatılması için gösterilen sebeplerin önemli olup olmadığını ve mirasçıların mirası kabul anlamına gelebilecek açık ya da zımni beyan ya da tasarruflarının bulunup bulunmadığını araştırmak ve gerçekleşecek sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
    Bundan ayrı, her ne kadar Mahkeme ret gerekçesi olarak husumette izin kararının süresi içerisinde alınmamasını da göstermiş ise de; mülga 1086 sayılı HUMK"nun 163. maddesi ile 6100 sayılı HMK"nun 94. maddesi uyarınca kesin süreye ilişkin ara kararının hiçbir duraksamaya yer vermeyecek biçimde açık olması taraflara yüklenen yükümlülüklerin, yapılması gereken işlerin neler olduğunun hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde açıklanması gerekir. Ayrıca verilen sürenin amaca uygun, yeterli ve elverişli olması, kesin süreye uymamanın doğuracağı hukuki sonuçların açık olarak anlatılması ve anlatılanların tutanağa geçirilmesi, bunlara uyulmaması durumunda mevcut kanıtlara göre karar verilip, gerektiğinde davanın reddedileceğinin açıkça bildirilmesi suretiyle ilgili tarafın uyarılması gerektiği her türlü duraksamadan uzaktır. Mahkemece 5 numaralı tensip ara kararı ile talepte bulunana husumette izin kararı alması için verilen kesin sürenin içeriği ve tensip zaptının tebliğine ilişkin tebligat parçasının üzerindeki ihtarname usulüne uygun olmadığından verilen kesin süre hukuki sonuçlarını doğurmaz.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle talepte bulunan vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/III-2. bendi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 25.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi