Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/22405
Karar No: 2017/7044
Karar Tarihi: 20.06.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/22405 Esas 2017/7044 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/22405 E.  ,  2017/7044 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde asıl-birleşen dava davacıları vekili ve birleşen dava davalısı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacılar vekili asıl davada; müvekkillerinin yolcu olarak bulunduğu davalı ...’un sürücüsü olduğu minibüsün 3/8 oranında kusurlu olarak ve diğer davalıların sürücüsü ve maliki olduğu traktörün 5/8 oranında kusurlu olarak çarpışması sonucu davacı baba ...’nın kemik kırığı oluşacak şekilde ağır yaralandığını, üç kez ameliyat olduğunu, belediyeye bağlı özel bir şirkette SSK’lı işçi olup
    6 ay işe gidemediğinden ücretini alamadığını, davacı çocuk ... yaralanmasa da kazadan manevi olarak olumsuz etkilendiğini, psikolojik tedavi gördüğünü, müvekkillerinin elem çektiğini beyanla, davacı baba ... için 5.000 TL tedavi gideri, 5.000 TL geçici işgöremezlik olarak 10.000 TL maddi, 10.000 TL manevi, davacı çocuk ... için 10.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, 7.11.2012 tarihli ıslah dilekçesiyle harca esas değeri 63.878,21 TL göstererek, asıl davada sehven sürekli işgöremezlik tazminatı talep edilmediğini, davanın konusunu HMK 176. madde gereği tamamen ıslah ettiğini, tedavi gideri talebi olmadığını, bunun yerine sürekli işgöremezlik tazminatı talebinin eklenmesini talep etmiş, birleşen davada; müvekkillerinin yolcu olarak bulunduğu, davalı ...’ne zorunlu trafik sigortalı minibüsün 3/8 oranında kusurlu olarak ve dava dışı traktörün 5/8 oranında kusurlu olarak çarpışması sonucu davacı baba ...’nın kemik kırığı oluşacak şekilde ağır yaralandığını, üç kez ameliyat olduğunu, davalı şirketin hiçbir tedavi masrafı ödemesi yapmadığını, davacı çocuk ... kazada yaralanmasa da kazadan manevi olarak olumsuz etkilendiğini, psikolojik tedavi gördüğünü beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davacı baba ... için 1.000 TL maddi, davacı çocuk ... için 1.000 TL maddi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiş, 18.4.2013 havale tarihli ıslah dilekçesiyle davacı baba ... için taleplerini 3/8 kusur oranına göre 813,22 TL geçici işgöremezlik, 13,46 TL tedavi ve yol gideri, 23.954 TL sürekli işgöremezlik olarak toplam 23.780 TL’ye yükselterek ihbar tarihinden itibaren faiz talep etmiştir.
    Davacı (... oğlu) ..., birleşen diğer davada, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu minibüsün 3/8 oranında kusurlu olarak ve davalı ...Ş.’ye zorunlu trafik sigortalı traktörün 5/8 oranında kusurlu olarak çarpışması sonucu davacı baba ...’nın kemik kırığı oluşacak şekilde ağır yaralandığını, üç kez ameliyat olduğunu, asıl davada bilirkişi raporu ile davacı baba ... için 2.168,6 TL geçici iş göremezlik, 35,9 TL tedavi ve yol gideri, 63.878,21 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 66.082,71 TL maddi tazminat hesaplandığını, davalı şirket asıl davada taraf olmadığından işbu ek davayı açtıklarını beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla geçici iş göremezlik tazminatı olarak 1.355,37 TL, tedavi ve yol gideri olarak 22,43 TL ve sürekli
    iş göremezlik tazminatı olarak 39.923 TL olmak üzere toplam 41.300 TL maddi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiş, 5.8.2013 havale tarihli ıslah dilekçesiyle birleşen davada sehven faiz istenmediğinden temerrüt tarihinden işleyecek faiziyle toplam 41.300 TL maddi tazminatın davalıdan tahsilini istemiş, 19/03/2014 tarihli celsede birleşen davalı ...Ş. ile anlaştıklarını, vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığını beyan etmiştir.
    Davalılar vekilleri, ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, 2009/364 esas nolu dosya açısından; davanın kısmen kabulü ile; 66.046,21 TL maddi tazminatın 63.878,21 TL"sine ıslah tarihi olan 07.11.2012 tarihinden itibaren 2.168,00 TL sine olay tarihi olan 09.09.2005 tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek davalılar ..., ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ..."a (... oğlu) verilmesine, 5.000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 09.09.2005 tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek davalılar ..., ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ..."a (... oğlu) verilmesine, 2.000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 09.09.2005 tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek davalılar ..., ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ..."a (... oğlu) verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, birleşen 2011/202 esas nolu dosya açısından; davanın kısmen kabulü ile; 22.972,35 TL maddi tazminatın 02.09.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... şirketinden alınarak davacı ..."a (... oğlu) verilmesine (Sigorta limiti ile sınırlı olmak ve 2009/364 esas nolu dosyada kabul edilen 66.046,21 TL maddi tazminatla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla), davacı ..."ın (... oğlu) davasının reddine, birleşen 2013/209 esas sayılı dosya açısından; dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm asıl-birleşen dava davacıları vekili ve birleşen dava davalısı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
    1086 Sayılı HUMK"nun 388 ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK"nun karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve
    sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerektiği gibi, HUMK"nun 388/3. maddesi gereğince (HMK 297/c) hükmün gerekçesinde tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin gösterilmesi gerekir.
    Bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerektiği T.C. Anayasasının 141/3. maddesinde de açıkça belirtilmiştir.
    Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup, yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur.
    Zira, tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri, davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini bilmeleri gerekir.
    Yargıtay"ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hükmün bulunması gerektiği açıktır.
    Somut olayda birleşen ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/202 Esas sayılı davasında davacı (... oğlu) ... 18.4.2013 havale tarihli ıslah dilekçesiyle taleplerini davalı ... şirketine sigortalı aracın 3/8 (%37,5) kusur oranına göre 813,22 TL geçici işgöremezlik, 13,46 TL tedavi ve yol gideri, 23.954 TL sürekli işgöremezlik olarak toplam 23.780 TL’ye yükseltmiş, mahkemece gerekçe kısmında ilgili birleşen dava davalısı ...’ne sigortalı araç sürücüsü ...’un %30 oranında kusurlu olduğu belirtilerek toplam 22.972,35 TL maddi tazminata hükmedilmiş ise de, mahkemece alınan hesap bilirkişi raporunda kusur oranı düşülmeden davacı (... oğlu) ... için hesaplanan 2.168,6 TL geçici işgöremezlik, 35,9 TL tedavi ve yol gideri ve 63.878,21 TL sürekli işgöremezlik tazminatı olmak üzere toplam 66.082,71 TL maddi tazminatın %30 kusur oranına karşılık gelen kısmı 19.824 TL olmaktadır. Buna rağmen mahkemenin hükmettiği 22.972,35 TL"ye nasıl ulaştığı anlaşılamamaktadır. Mahkemenin kısa kararını hangi gerekçeyle ve nasıl oluşturduğu net olmayıp karar
    denetime elverişli değildir. Bu hususlar yukarıda açıklanan ilkelere aykırılık oluşturduğundan, hükmün bozulması gerekmiştir.
    2- Kabule göre de,
    a)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asıl-birleşen dava davacıları vekili ve birleşen dava davalısı ... vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    b) 6100 sayılı HMK"nin 107/I. maddesi “Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hallerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir.” hükmünü içermektedir. Madde hükmünden de anlaşıldığı üzere belirsiz alacak davası, davacının, davada talep edeceği miktarı veya değeri tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin objektif şekilde imkansız olması ya da bunun kendisinden beklenememesi halinde mümkündür. Davacı dava tarihinde davanın miktarını tam ve kesin olarak biliyorsa veya bunu bilebilecek durumda ise, belirsiz alacak davası açılamaz.
    Gerek HUMK. 83 ve devamı maddesi gerekse 6100 sayılı HMK"nın 176 ve devamı maddelerinde ıslah kurumu ayrıntılı şekilde düzenlenmiştir. Buna göre tarafların, yargılama usulüyle ilgili bir işlemini kısmen veya tamamen ıslah edebileceği ancak aynı dava içerisinde bu yola sadece bir kez başvurabileceği belirtilmiştir.
    Asıl dava ve birleşen ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/202 Esas sayılı davası HUMK döneminde açılan kısmi alacak davasıdır. Kısmi davada ise ancak bir kez ıslah yapılması mümkündür.
    Somut olayda davacı (... oğlu) ... vekili asıl davada davalılar ..., ... ve ...’den 5.000 TL tedavi gideri, 5.000 TL geçici işgöremezlik olarak 10.000 TL maddi tazminat talep etmiş, 7.11.2012 tarihli ıslah dilekçesiyle harca esas değeri 63.878,21 TL göstererek, asıl davada sehven sürekli işgöremezlik tazminatı talep edilmediğini, davanın konusunu HMK 176. madde gereği tamamen ıslah ettiğini, tedavi gideri talebi olmadığını, bunun yerine sürekli işgöremezlik tazminatı talebinin eklenmesini talep etmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/202 Esas sayılı davasında davacı (... oğlu) ... vekili asıl dava davalısı olan
    ...’un kullandığı aracın zorunlu trafik sigortacısı olan ...’nden fazlaya dair haklarını saklı tutarak 1.000 TL maddi tazminat talep etmiş, 28.2.2013 tarihinde bu davanın asıl davayla birleştirilmesine karar verilmiş, 18.4.2013 havale tarihli ıslah dilekçesiyle davacı (... oğlu) ... için taleplerini birleşen dava davalısı olan ... bakımından 3/8 kusur oranına göre 813,22 TL geçici işgöremezlik, 13,46 TL tedavi ve yol gideri, 23.954 TL sürekli işgöremezlik olarak toplam 23.780 TL’ye yükseltmiştir. Mahkemece maddi tazminat ve bu iki dava ile ilgili olarak; 2009/364 esas nolu dosya açısından davanın kısmen kabulü ile; 66.046,21 TL maddi tazminatın davalılar ..., ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ..."a (... oğlu) verilmesine, birleşen 2011/202 esas nolu dosya açısından; davanın kısmen kabulü ile; 22.972,35 TL maddi tazminatın davalı ... şirketinden alınarak davacı ..."a (... oğlu) verilmesine (Sigorta limiti ile sınırlı olmak ve 2009/364 esas nolu dosyada kabul edilen 66.046,21 TL maddi tazminatla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) hükmedilmiştir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında mahkemece ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/202 Esas sayılı davası bakımından davacı (... oğlu) ... vekilinin, usulen geçerli olmayan 18.4.2013 havale tarihli ikinci ıslah dilekçesi esas alınarak hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    c) Birleşen ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/202 Esas sayılı dava dilekçesinde davacı ... (... oğlu) vekili davacının kemik kırığı oluşacak şekilde ağır yaralandığını, üç kez ameliyat olduğunu, davalının tedavi gideri ödemesi yapmadığını belirtip maddi tazminat talep etmiş, ıslah dilekçesinde tedavi gideri, geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı talep etmiş, mahkemece talepler kısmen kabul edilmiştir. İlgili birleşen dava dilekçesinde hangi kalemler bakımından ne kadar tazminat istendiği açık değildir. Bu durumda mahkemece HMK’nın 31. maddesinde düzenlenen hakimin davayı aydınlatma ödevi doğrultusunda, birleşen dava davacısı ... (... oğlu) vekiline ilgili birleşen dava dilekçesinde davacı ... (.... oğlu) için talep edilen 1.000 TL maddi tazminatın kuruşlandırılarak hangi talep için ne kadar maddi tazminat talep edildiğinin açıklattırılması gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiştir.
    d) Mahkemece davaya konu trafik kazasında %34 oranında sürekli malul kalan davacı ... (... oğlu) için davanın kısmen kabulüne karar verilerek 5.000 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi (TBK md 56) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi tazminat adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarının adalete uygun olması gerekir. Tazminatın amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmaktır. Somut olayda, maluliyet derecesi, tarafların kusur oranı, ekonomik ve sosyal durumu, duyulan acı gibi nedenler dikkate alındığında, davacı ... (... oğlu) için hükmedilen manevi tazminat miktarı, duyulan acıyı, çekilen sıkıntıyı hafifletebilecek düzeyde değildir. Hükmedilen manevi tazminat miktarı davacı ... (... oğlu) için bir miktar az olup, daha üst düzeyde manevi tazminat takdiri için hükmün bozulması gerekmiştir.
    e) Asıl dava dilekçesinde kaza tarihinden itibaren faiz talep edildiği halde, asıl davadaki tüm maddi alacak için talep gibi kaza tarihi yerine, kaza ve ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (2-a) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl-birleşen dava davacıları vekili ve birleşen dava davalısı ... vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (1) ve (2-b,c) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle birleşen dava davalısı ... vekilinin temyiz itirazlarının, (2-d,e) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle asıl-birleşen dava davacıları vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile asıl dava ve birleşen ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/202 Esas sayılı davasındaki hükümlerin BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl ve birleşen dava davacıları ile birleşen dava davalısı ..."ne geri verilmesine 20/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi