Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2013/2595 Esas 2014/22221 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/2595
Karar No: 2014/22221
Karar Tarihi: 23.12.2014

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2013/2595 Esas 2014/22221 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Aydın 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, resmi belgede sahtecilik suçundan cezası ertelenen bir sanık hakkında, denetim süresinin belirlenirken mahkum olunan ceza süresinden az olmaması gerektiği hatırlatılmıştır. Kararda, belgede yapılan sahteciliğin aldatma yeteneği bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu belirtilerek, dosya içerisinde belgenin eksiksiz bir şekilde bulundurulması gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması durumunda 5271 sayılı CMK'nun 231/6-c maddesi ve bendinde işaret olunan zarar kavramının, kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu ve manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği belirtilerek, sanık hakkında yasal ve yeterli olmayan gerekçelerle karar verilmesinin yanlış olduğu ifade edilmiştir. Ayrıca, kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak uygulanması gereken 5237 sayılı TCK'nun 53/1. maddesinde yazılı hak yoksunluklarının kararda gösterilmemesinin de yasaya aykırı olduğu belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 51/3. maddesi
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/6-c maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53/1. maddesi

11. Ceza Dairesi 2013/2595 E. , 2014/22221 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 11 - 2011/53035
MAHKEMESİ : Aydın 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/09/2010
NUMARASI : 2010/34 (E) ve 2010/472 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

5237 sayılı TCK"nun 51/3. maddesi gereğince cezası ertelenen sanık hakkında belirlenecek olan denetim süresinin alt sınırının, mahkum olunan ceza süresinden az olamayacağının gözetilmemesi isabetsizliği karşı temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
1- Belgelerde yapılan sahteciliğin aldatma yeteneği bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olup, suça konu belge getirtilip incelenerek özellikleri zapta geçirilmeden ve denetime olanak sağlayacak şekilde, dosya içerisinde de bulundurulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
a-Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 gün ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere; hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK"nun 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan zarar kavramının, kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, suça konu motorlu araç trafik belgesinde yer alan aracın muayenesine ilişkin bölümün sahte olarak düzenlenmesi şeklinde gerçekleşen eylemde; sahtecilik suçunun işlenmesi ile oluşmuş somut bir zarardan söz edilemeyeceği gözetilerek, kayden sabıkasız olan ve hakkında verilen hüküm ertelenen sanık hakkında, kamunun uğradığı maddi zararın giderilmediği biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile 5271 sayılı CMK"nun 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
b- Kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak uygulanması gereken 5237 sayılı TCK.nun 53/1. maddesinde yazılı hak yoksunluklarının kararda gösterilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafıinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.