Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/9244
Karar No: 2020/1658
Karar Tarihi: 24.02.2020

Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/9244 Esas 2020/1658 Karar Sayılı İlamı

Özet:


16.12.2019 tarihli dilekçesiyle katılanın vekili, sanık hakkındaki şikayetlerinden vazgeçtiklerini bildirmiş ve bu durumda katılma kararının hükümsüz kalacağı ve temyiz etme hakkının son bulacağı belirtilerek, sanık müdafinin temyiz itirazı reddedilmiştir.
Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından mahkumiyet hükmü verilmiştir. Dosyaya göre, dolandırıcılık suçunun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraat yerine mahkumiyet hükmü kurulmuştur. Resmi belgede sahtecilik suçu yönünden ise sanığın üzerine atılı suçu işlediği yönünde her türlü şüpheden uzak delil bulunduğundan mahkumiyet hükmü verilmiştir.
Kararda belirtilen kanun maddeleri: 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nin 317. ve 321. maddeleri, 5271 sayılı CMK'nin 243. maddesi, TCK'nin 62. ve 51. maddeleri, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi. Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi         2019/9244 E.  ,  2020/1658 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    I-Sanık hakkında “resmi belgede sahtecilik” ve “dolandırıcılık” suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümleri yönünden katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:
    Katılanın vekilinin, 16.12.2019 tarihli dilekçesi ile sanık hakkındaki şikayetlerinden vazgeçtiklerini bildirmesi karşısında; 5271 sayılı CMK"nin 243. maddesi gereğince, şikayetten vazgeçme halinde katılma kararının hükümsüz kalacağı ve kararı temyiz etme hak ve yetkisi sona ereceği cihetle, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II-Sanık hakkında “resmi belgede sahtecilik” ve “dolandırıcılık” suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümleri yönünden sanık müdafinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:
    1-Dolandırıcılık suçu yönünden; Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.03.1998 tarihli ve 6/8-69 sayılı kararında açıklandığı üzere, önceden doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunulması hâlinde, borç hileli davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun oluşmayacağı; dosya kapsamına göre, katılanın yetkilisi olduğu şirket ile sanık arasında önceden doğan borç sebebiyle suça konu bonoların verildiğinin anlaşılması karşısında, somut olayda dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanık hakkında bu suçtan beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması,
    2-Resmi belgede sahtecilik suçu yönünden; sanık hakkında, babası olan ve yargılama aşamasında 17.08.2014 tarihinde vefat etmesi nedeniyle beyanına başvurulamayan ... adına, bilgi ve rızası dışında 3 adet bono keşide ederek aralarındaki ticari ilişkiye istinaden katılana vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın yargılama sırasında Mahkemeye gönderdiği 10.10.2012 havale tarihli dilekçesinde bonoları kendi adına imzalayarak katılana verdiğini, babasının ismini kendisinin yazmadığını bildirmesi, suça konu bono suretleri üzerinde Heyetimizce yapılan gözlemde de bonoların keşideci kısımlarında sanığın isminden sonra parantez içerisinde “(...)” şeklinde babasının ismine yer verilmiş olması nedeni ile senet düzenlenmesi sırasında doğal akış içerisinde önce sanığın isminin yazıldığı kanaatinin oluşması, keşideci imzası bölümündeki her iki imzanın da birbirleri ile benzerlik göstermesi ve 04.05.2014 tarihli bilirkişi raporu ile de imzaların sanığın eli ürünü olduğunun tespit edilmesi karşısında, sanığın üzerine atılı sahte belge düzenleme suçunu işlediği yönünde her türlü şüpheden uzak delil bulunmadığından atılı resmi belgede sahtecilik suçundan beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi,
    3-Kabule göre de;
    a)”14.08.2008” olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında “Eylül-Ekim-Kasım 2008” olarak yanlış yazılması,
    b)Hüküm fıkrasında TCK’nin 62. ve 51. maddeleri uyarınca uygulama yapılırken, ilgili maddelerin hangi fıkraları uyarınca uygulama yapıldığının kararda belirtilmemesi,
    c)5237 sayılı TCK"nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi