Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14448
Karar No: 2017/7024
Karar Tarihi: 20.06.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/14448 Esas 2017/7024 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/14448 E.  ,  2017/7024 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili; müvekkilinin dava dışı sigortalının ... mah. ... cad. .... Forum ... Blok Bina no:14 D: 14 ..../... adresindeki konutunu 26/11/2013 tarihli ... Poliçesi ile sigortalattığını, davalı şirketin müvekkilin sigortalamış olduğu konutun bulunduğu ... Forum sitesi ile akdedilmiş olan sözleşme ile sitenin güvenlik ve koruma hizmetlerini üstlendiğini, davalı şirketin güvenlik sağlamakla görevli olduğu sitede yer alan sigortalı konutta 27/01/2014 tarihinde hırsızlık olayı meydana geldiğini, müvekkil şirketin sigortalısının evindeki değerli eşyaların büyük bölümünün çalındığını, çalışan eşyaların ekspertiz raporu ile değerinin hesaplandığını, sigorta poliçesi kapsamında müvekkil sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalısına 13147,00 TL ödendiğini, meydana gelen olayda davalı şirketin sorumlu olması ve güvenlik zafiyeti bulunduğunu bunedenle davalı şirket aleyhine ... 35. İcra Dairesinin 2014/31220 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, yapılan takipte davalının icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ettiğini belirterek itirazı iptali ile %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece iddia,savunma ve toplanan delillere göre yetkili İcra dairesinde yapılan bir icra takibi bulunmadığından davacının itirazın iptali davasının reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava; konut sigorta poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan davacının ödediği bedelin, zarara sebep olduğu ileri sürülen davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22.03.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında "Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır.
    Öte yandan, TTK"nun “Halefiyet” başlığı altındaki 1472. maddesinde “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder.” hükmüne yer verilmiştir. Buna göre; davacı ... şirketi, sigortalısı hangi görevli ve yetkili mahkemede dava açacak idi ise o mahkemede davasını açmalıdır.
    28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 73/5. maddesinde tüketici davalarının tüketicinin yerleşim yerinin bağlı bulunduğu mahkemelerde de açılabileceği hükmü düzenlenmiştir. Bu kural 6100 sayılı HMK’nın yetkiye ilişkin kurallarının yanında bir ek yetki kuralıdır.
    6100 sayılı HMK"nun genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin 1. fıkrasında "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir." hükmüne yer verilmiştir.
    Aynı yasanın 16. maddesinde ise, "Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir." hükmü yer almaktadır.
    HMK"nin haksız fiillerde yetkiyi düzenleyen 16. maddesinde haksız fiilden doğan davalarda uygulamada ve doktrinde oluşan görüşler dikkate alınarak haksız fiilin işlendiği yer dışında zararın meydana geldiği yer, gelme ihtimalinin bulunduğu yer ve karşılaştırmalı hukuktaki örnekler de dikkate alınarak zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkili olarak kabul edilmiştir.
    Bir dava için birden fazla (genel ve özel) yetkili mahkeme varsa, davacı, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasının bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiç birisinde açmaz ve yetkisiz bir mahkeme de açar ise, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
    Somut olayda; halefiyete dayalı olarak açılan davada davalıya karşı tüketici konumunda olan zarar gören sigortalının yerleşim yeri adresi...-... olup, davaya konu haksız fiilde ... adresinde meydana gelmiştir. Buna göre; hem zarar gören ve tüketici konumunda olan sigortalının yerleşim yerinin hem de haksız fiilin gerçekleştiği yerin İstanbul icra daireleri ve ... Mahkemeleri yetki alanında bulunduğundan, yetki itirazının reddi ile işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    2-Bozma nedenine ve şekline göre davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 20/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi