Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6012
Karar No: 2015/772
Karar Tarihi: 26.01.2015

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2014/6012 Esas 2015/772 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Denizli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen bir menfi tespit davası kararı temyiz edildi. Davacı, takip edildiği senet hakkında borçlu olmadığını iddia ederek dava açtı. Mahkeme, davacının hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verdi. Ancak, davacının ayrıca borçlu olmadığının tespitini istemesinde hukuki yararı bulunmaktadır. Ayrıca, davacı hakkında sahte senet düzenlemek suçundan ağır ceza mahkemesinde dava açılmıştır, bu nedenle sonucun beklenmesi gerekmektedir. Karar bozuldu ve HUMK'nın 428. maddesi uyarınca bozulduğu belirtildi. Kanun maddeleri: 6100 sayılı HMK, 6217 sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde, HUMK'nın 428. maddesi.
6. Hukuk Dairesi         2014/6012 E.  ,  2015/772 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Denizli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 23/11/2012
    NUMARASI : 2011/366-2012/401

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili dava dilekçesinde, 05.09.2006 tanzim, 12.12.2006 vade tarihli, 11.400 TL bedelli senede dayalı olarak davacı hakkında, davalı tarafından takip yapıldığını, davacı tarafından icra hukuk mahkemesinde imzaya itiraz davası açıldığını, imzanın davacıya ait çıkmaması üzerine mahkemece takibin durdurulmasına karar verildiğini belirterek davacının belirtilen senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı vekili davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını, davacı hakkında dolandırıcılık suçundan dava açıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davacının elde etmek istediği sonucu Denizli 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2006/1181 esas sayılı davası ile elde ettiğinden, icra hukuk mahkemesi kararı ile imzanın davacıya ait olmadığı belirlendiğinden bu durumda ancak İİK 170/3 maddesine göre alacaklının genel hükümlere göre dava açabileceğinden ayrıca dava tarihinde yürürlükte bulunan HUMK 317.maddesi uyarınca bilirkişi incelemesi ile sahteliği sübuta eren senet hiçbir muameleye esas alınamayacağından davacının bu davayı açmakta hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya kapsamına göre davalı A.. K.."in davaya konu senede dayanarak davacı hakkında 13.12.2006 tarihinde takip başlattığı, davacının 21.12.2006 tarihinde açtığı imzaya itiraz davası sonucu senetteki imzanın davacı M.. Ş.."in eli ürünü olmadığının anlaşıldığı ve mahkemece takibin durmasına karar verildiği, bundan ayrı taraflar arasında 23.01.2006 başlangıç, 31.12.2006 bitiş tarihli, aylık 500 TL bedelli kira sözleşmesi bulunduğu, davalının bu sözleşmeye dayanarak ve gerçek kira bedelinin sözleşmede belirlenen bedel olmadığını belirterek 11.400 TL tutarında asliye ticaret mahkemesinde alacak davası açtığı, mahkemenin gerçek kira bedelini davalının ispat edemediği gerekçesiyle davayı reddettiği, kararın Dairemizce onanıp, 23.02.2011 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Mahkemece her ne kadar davacının senetten dolayı borçlu olmadığının tespitini istemekte hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de icra mahkemesi kararı ile sadece takibin durdurulmasına karar verilmiş olup, davacının ayrıca borçlu olmadığının tespiti istemesinde hukuki yararı bulunmaktadır. Davacı tarafından açılan menfi tespit davası da özü itibarıyla takibe konu edilen senedin sahteliği iddiasına dayanmaktadır. Ne var ki davacı hakkında da Denizli 3. Ağır Ceza mahkemesinin 2008/320 esas sayılı dosyasında sahte senet düzenlemek suretiyle dolandırıcılık suçundan kamu davası açıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda HMK"nın 165/1 maddesi gereği ağır ceza mahkemesindeki davanın sonucunun beklenmesi oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz
    harcının temyiz edene iadesine, 26.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi