2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/12569 Esas 2018/2408 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/12569
Karar No: 2018/2408
Karar Tarihi: 07.03.2018

2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/12569 Esas 2018/2408 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Karar, bir İcra Ceza Mahkemesi'nde, 2004 sayılı Kanuna aykırılık suçlamasıyla mahkumiyet hükmü verildiği ve bu hükümün temyiz edildiği belirtiliyor. Dosyanın incelenmesi sonucunda, temyiz isteğinin reddi için bir neden bulunmadığı görüldüğünden, işin esasına geçildiği belirtiliyor. Ancak, suçun cezasının üst sınırının üç ay hapis cezası olduğundan ve sanık hakkında önödeme ihtaratında bulunulmadığından dolayı, kararın bozulması gerektiğine karar veriliyor. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri ise şöyle belirtiliyor: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 75. maddesi birinci fıkrası, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 345/A maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi.
19. Ceza Dairesi         2016/12569 E.  ,  2018/2408 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak,
    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 75. maddesinin birinci fıkrası uyarınca uzlaştırma kapsamındaki suçlar hariç olmak üzere, yalnız adli para cezasını gerektiren veya kanun maddesinde öngörülen hapis cezasının yukarı sınırı altı ayı aşmayan suçlar önödemeye tabi olup, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu"nun 345/A maddesinde öngörülen suçun cezasının üst sınırının üç ay hapis cezası olduğu ve suç tarihi itibariyle uzlaştırma kapsamında bulunmadığı gözetilerek, sanık hakkında önödeme ihtaratında bulunulup sonucuna göre durumun tayini gerekirken anılan ihtarat yapılmadan mahkumiyet kararı verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ile şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 07/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.